İntihar eden subayın mektubunu köşesinde yayınladı!

Candaş Tolga Işık Askeri casusluk davasında yargılanan ve intihar eden bir subayın veda mektubunu köşesinde paylaştı.

GAZETECİLER.COM
AKP ve cemaat arasındaki savaşla gündeme gelen "yargıda paralel yapı" tartışmalarına çarpıcı bir örnek sunan Posta gazetesi yazarı Candaş Tolga Işık intihar eden bir subayın veda mektubunu köşesinde paylaştı.

Askeri casusluk davasında tutuklu olarak yargılanan ve tahliye edildikten 2 gün sonra yeniden hakkında tutuklama kararı çıkan Deniz Yarbay Ali Tatar, evinin banyosunda intihar etmişti. Tatar'ın intihar etmeden önce evinin mutfak masasında kaleme aldığı mektubu paylaşan Candaş Tolga Işık, sözkonusu davada tutuklu sanık kalmadığını hatırlattı ve sözü Tatar'a bıraktı.

İşte Candaş Tolga'nın yazısındaki ilgili bölüm:

ONURU İÇİN ÖLEN ADAM

Askeri casusluk ve amirallere suikast davasında mahkeme dün
“Bütün tutukluların tahliyesine...” karar verdi.
1 kişi hariç!
Deniz Yarbay Ali Tatar.
Yarbay Ali Tatar, komutanlarına suikast planlamaktan tutuklanmıştı.
İtiraz etti.
İtirazı ‘haklı’ görüldü, serbest bırakıldı.
2 gün sonra “Vazgeçtik” dediler.
Tekrar tutuklama kararı çıktı.
Yeniden cezaevine girecekti.
Gitmeden evindeki mutfağın masasına son kez oturdu...
5 saat boyunca yerinden kalkmadan bir mektup yazdı...

Diyordu ki...

HAKSIZLIĞA KARŞI HAYATIMA SON VERİYORUM

Sevgili Nilü (karısı Nilüfer’e hitaben), ailem ve beni bulan yetkililere....
Öncelikle başınızı öne eğdirecek hiçbir şey yapmadım. Başınızı dimdik tutun!
Ama ben bu hukuksuzlukla yaşayamam.
Belki benim ölümüm benim durumumda olanların aydınlığa çıkmalarına vesile olur.
İçim buruk. Bana bu oyunu oynayanlara ve sahip çıkmayanlara kırgınım.
Yaşadıklarımı ikinci defa kaldırmam mümkün değil...
O deliğe bir daha dönmektense mezara girmeyi tercih ederim...
Bu şekilde ölmeyi hiç istemezdim.
Böyle bir ölüme en çok karşı çıkan insanlardan biri de benim.
Ama kader böyleymiş. Hepiniz hakkınızı helal edin.
Beni rahmetli babamın yanına gömün.
Karımı ve kızım Gökçen’imi size emanet ediyorum.
Kızımı ve karımı yalnız bırakmayacağınızı, bu işin peşini
bırakmayacağınızı biliyorum. Tek tesellim sizleri son bir defa,
hep birlikte görmek oldu. (O sabah aile fertlerinin büyük bölümü Tatar’ın evindeydi.)
Gökçen’im, canım kızım derslerine çok iyi çalış.
İyi çalış ve önemli yerlere gel ki, benim hesabımı sorabilesin!
Hukuksuzluk sürecine hukuk adına saygı gösterilemez...
Bu şekilde giderseniz ne yönetecek ne bir ordu
ne yaşayacak cumhuriyet, bir ülke bulamayacaksınız....
Şunu bilin ki, en küçük suçu ve günahı olmayan ben,
bu yapılan hukuksuzluğa isyan ve bu karanlığa
bir nebze ışık olabilmek için hayatıma son veriyorum.

42 YAŞINDA İNTİHAR ETTİ

42 yaşındaki Yarbay Ali Tatar mektubunu bitirdikten sonra banyoya geçti...
Başına 1 el ateş ederek intihar etti!
Yarbay Tatar kendi şahsına değil, üzerinde taşıdığı Türk Silahlı Kuvvetleri
üniformasına yapılan bu alçakça muameleyi yediremedi onuruna...
Oysa yaşasaydı dün tahliye olacaktı. Çok sevdiği karısı
Nilüfer’e ve biricik kızı Gökçen’e kavuşacaktı.

BİR ADAM ŞEREF VE ONURU İÇİN NELERDEN VAZGEÇEBİLİR?

Bir adamın şerefi ve onuru uğruna
nelerden vazgeçebileceğinin hikayesidir bu...
Tüm onursuzlara ibret olsun!
İbret olsun ki bilsinler: “Ölüm aslında hiç bir şeydir;
asıl onursuz ve şerefsiz yaşamak her gün ölmektir.”

CANDAŞ TOLGA IŞIK TÜM YAZILARI
İmamoğlu'nun diploması tartışması! Kemal Alemdaroğlu detayı Selvi yazdı Mansur Yavaş'ın arkasında kimler var Fatih Portakal 'kulağıma geleni aynen söylüyorum' deyip açıkladı Salih Tuna: Ne yapmalı Hilal Kaplan: Erdoğan, BM'de İsrail'i mahkum etti Melih Altınok: Affı kaldırın Cem Küçük'ten muhalif medyaya milyon dolarlık soru