İnin şu 'MHP Kağnı Arabası'ndan...

Ak Parti destekçisi olduklarını iddia edenler aslında en fanatik MHP’liden daha MHP’li…

ABD’nin YPG – PYD’ye “ağır silâh” verdiği/vereceği olayını “ağır” şekilde abartıyorsun arkadaş…
*
Ve…
Böyle yaparak…
Siyasal iktidarın
“akılcı karar” almak yerine…
Duygusal karşı duruş sergilemesine sebep oluyorsun…
*
Oysa…
Geçtiğimiz hafta
Teketek’te Fatih Altaylı’ya konuk olan Ak Parti Mardin milletvekili Orhan Miroğlu bu konuda (Galiba) en sağlıklı ve akılcı düşüncenin ne olduğunu nasıl da güzel anlatmıştı…
*
“Bu aşamada PYD ile uğraşmak yerine bütün konsantrasyonumuzla PKK’nın üzerine gidilmesi gerekir”…
*
Evet…
Aynen bunu söylemişti
Orhan Miroğlu…
Ve ben de bu akılcılığı ve gerçekçiliği nedeniyle Miroğlu’nu ”Günün Kazananı” seçmiştim…
*
Şimdi bakıyorum da…
Ak Parti destekçisi olduklarını iddia edenler aslında en fanatik MHP’liden daha MHP’li…
*

Arkadaş…
İnin şu MHP’nin kağnı arabasından…
Ve…
2002 – 2010 arası Ak Parti’nin jet uçağına binin…


ÇOK SEVDİM…

Hakan Albayrak
’ın “Kemalizm” ve “Atatürkçülük” ile ilgili düşünce ve görüşlerinin “aleyhte” olduğu sır değil…
*
İşte o Hakan Albayrak, Atatürk ve ailesine atılan iftiralar konusunda öyle güzel bir lâf etti ki:
Bayıldım…
Bittim…
Çok sevdim o lâfı ve tavrı

*
Ne mi dedi?..
Buyurun okuyun o halde:

*
“Mustafa Kemal’in falanca kadınla münasebeti o boyutta değilmiş de şu boyuttaymış… Böyle dedikodulara niye tevessül edilir ki? Racona ters.
Soylu bir kavgaya yakışmaz”...
*
Gerçekten de “Soylu bir kavgaya yakışmaz…”…
*
“Git işine be!.. Atatürk’le edilen kavganın neresi soylu?”
diye bana öfkelenenler olabilir…
Unutmayın ki…
Nezaketle ve samimi bir inançla yapılan her kavga soyludur…
Benim
Atatürk’e olan sevgi ve saygımın yüksekliği bu gerçeği değiştirmez…


ADAM OLMAZ ABİ OLMAZ…

Bu
Emin Çölaşan “adam olmaz”…
Neden mi?..
Söyleyeyim…
*
Oy kullanan her
100 kişinin 52’sinin oyuyla Cumhurbaşkanı olmuş Recep Tayyip Erdoğan’dan “Recep” diye söz ederken…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “devletin memuru olarak atadığı” İbrahim Kalın’a “İbrahim Bey” diye hitap ediyor…
*
Böylesine saygısız bir kişi
“adam” olabilir mi?..
Olmaz abi olmaz…
Olamıyor da…

ANLAMAYI DENE BE ARKADAŞIM…

Hemen herkesin şikâyeti aynı:
“Beni kimse anlamıyor…”
*
İyi de arkadaş…
Sen seni anlamayanları anlamaya çalışıyor musun?..
*
Hani diyorum ki…
Anlaşılmadığından
şikâyet etmek yerine…
Bir kere de sen
anlamayı denesen…


TERCÜME HATASI MI YAPIYORUZ?..

Günümüz diliyle
“Biyografi” denilen yazım tarzına, eski edebiyatımızda "Tercüme-i Hâl" denirdi.
Yani:
“Hal’in anlatımı”…
*
Tercümeden maksat anlatmaktan çok anlamaktır…
Eğer sizin anlattıklarınızı karşı taraf anlamıyorsa…
Tercüme gerçekleşmiş olamaz…
*
“Acaba” diyorum…
Aynı dili konuşsak bile okurken
“tercüme” hatası mı yapıyoruz?..
Aynı dili konuşurken bile
“tercüme gücü yüksek” olan birilerini mi koysak araya?..


ÖYLE HOŞUMA GİTTİ Kİ…

Bir dostum telefonda dedi ki:
“Son zamanlarda doğruları savunduğundan emin değilim...
Ama…
Doğru yaptığından
eminim…
Ve seni çok iyi anlıyorum…
Aynen böyle devam et…”
*
Öyle hoşuma gitti ki söyledikleri…
Hatta…
İtiraz bile etmedim…