Ilıcak'tan 'vaatler tutulmuyor' tepkisi!

Haberal'ın annesi ile vedalaşamaması Nazlı Ilıcak'ın sinirini bozmuş olacak ki, "verilen vaatler bir türlü gerçekleşmiyor" yazdı...

GAZETECİLER.COM - Nazlı Ilıcak, 12 Eylül öncesinde askeri yönetime el koymaya davet eden yazıları ve 12 Eylül'ün hemen sonrasında kaleme aldığı Kenan Evren'e yazdığı övgü dolu satırlar tartışıla dursun bugün çarpıcı bir yazı kaleme aldı.

Annesi Haberal'a hasret gitti başlıklı yazısında 3. yargı paketi ile basın yoluyla işlenen suçların ertelenmesine karar verildiğini ama hükümetin verdiği vaatlerin tutulmadığını yazdı.

İşte Ilıcak'ın okuyanları şaşırtacak o yazısından çarpıcı bir bölüm:

HÜKÜMET YAPIYOR AMA MECLİS'E GELİP TIKANIYOR

"Mehmet Haberal, annesini kaybetti. Maalesef, tutukluların hasta yakınlarını görmelerine fırsat verecek kanuni düzenleme bir türlü çıkmadığı için, Haberal ancak cenazeye yetişebildi. Hükümet, demokratikleşme konusunda birçok hazırlık yapıyor, hatta kanun tasarıları komisyondan geçiyor ama Meclis'e gelip tıkanıyor. Bu arada, cezaevindekilerin ve yakınlarının canı yakıyor.
 
HABERAL YASASI NE OLDU?

Sadece "Haberal yasası" diye bilinen düzenlemeden söz etmiyorum. 3. Yargı paketi ne oldu? Bu paketle, basın yoluyla işlenen suçlara ilişkin 5 bin kadar dosya -hüküm verilmiş dahi olsa öngörülen cezanın üst sınırı 5 yılı geçmemek kaydıyla- erteleme ile kaldırılıyordu. Öte yandan terör örgütlerinin gösterilerinde pankart taşıyıp, slogan atanlara -çarpıldıkları ceza 2 yılı geçmemişse- hapis yerine seçenek yaptırımlar uygulanacaktı: Ya hükmün açıklaması geri bırakılacak, ya ceza paraya dönüştürülecek veya ertelenecekti. Birçok kişi, Türk Ceza Kanunu'nun 220'nci ya da Terörle Mücadele Kanunu'nun 7'nci maddesine göre "örgüte üye olmamakla... örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte" örgüt üyesi sayılıyor.

VAATLER HENÜZ GERÇEKLEŞMEDİ

Bu kişilerin, örgüt üyeliğinden aldıkları 5 ilâ 10 yıllık cezalar, yargıcın takdirine bağlı olarak 3'te 2 oranında indirilecekti. Tutukluluğa alternatif olan adli kontrolün, üst sınırı (3 yıl yerine) 5 yıl olan fiillere de uygulanması kabul edilmişti. Bu konuların hepsini sanki olmuş gibi tartıştık. 3 ay geçti, henüz vaatler gerçekleşmedi.
 
Ayrıca, yargı süresinin ve tutukluluğun, adil yargılamanın kabul ettiği sınırı aşıp aşmadığını değerlendirecek bir komisyon kurulacaktı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi bize bir yıllık zaman tanıdı. Bu konuda adım atılıyor mu? Hangi safhadayız? Hiçbir bilgi yok.

BAKAN'IN İYİ NİYETLİ ÇABALARI VAR AMA...

Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in iyi niyetli çabalarının farkında olmakla birlikte, herhalde Meclis gündemine hâkim olamadığı için öncülük yaptığı bu paketleri bir türlü parlamentodan geçiremediğini düşünüyorum.
Haberal'ın annesi oğluna hasret gitti. Uzun tutukluluk ve uzun süren yargı süreçlerinden yakınan kim bilir kaç aile var. Bir an önce gerekli adımların atılmasını diliyorum."