İlhan Selçuk neden inkar etmedi?
Balbay'ın olduğu iddia edilen günlüklerde İlhan Selçuk'la ilgili bölümlerde var! Peki neden İlhan Selçuk çıkıpta bunları yalanlamıyor?
Taraf yazarı Alper Görmüş Balbay'ın olduğu iddia edilen günlüklerden yola çıktı. Cumhuriyet gazetesi başyazarı İlhan Selçuk'a sordu: "Neden suskun kaldın?"
Görmüş'e göre bu suskunluk, Balbay'ın olduğu iddia edilen günlüklerin gerçek olduğunu ispatlıyor...
- (...) Biliyorsunuz, Balbay, konuyla ilgili olarak gazetelerde
çıkan haberlerin “yanıltıcı” olduğunu söylemiş, montaj hilelerinden
falan bahsetmişti. Şimdi, Balbay günlüklerinin iddianameye resmen
girmiş olması, onu tekzip ediyor. Savcıların, mahkemede hemen açığa
çıkacak böylesi bir “teknik cesaret” göstermesini sizin aklınız
alıyor mu?
Bu günlüklerin sahih olduğuna dair benim başka bir kanıtım daha
var: Günlüklerde alenen darbe planlamalarının içinde görünen İlhan
Selçuk'un suskunluğu... Öyle ya, bunların yayımlandığı ilk gün,
Selçuk'un ortaya çıkıp “Ben, Balbay da yanımdayken hiçbir komutanla
bu türden konuşmalar yapmadım, dolayısıyla Balbay'ın böyle şeyler
yazmış olması düşünülemez, dolayısıyla günlükler sahtedir!” diye
gürlemesi elvermez miydi?
Son paragrafı meslektaşlara bir çağrıyla bağlayayım: Niyetiniz
ciddi mi? Yani, Ergenekon iddianamesinin temel iddiasının (“darbe”)
gerçek olup olmadığını hakikaten merak ediyor musunuz? Yoksa,
derdiniz bu değil de, “nasıl ederiz de bu işi sulandırırız”ın mı
peşindesiniz?
Birinci şıkkı işaret ediyorsanız Özden Örnek'e ve Mustafa Balbay'a
bakacaksınız... Yok eğer ikinci şıkkı işaret ediyorsanız, o zaman
tamam, doğru yoldasınız: “Tuncay Güney'in ifadesi işkence altında
alındı, yani Ergenekon'un 'asıl dayanağı' çöktü, yani Ergenekon
iddianamesi çöktü, yani darbe girişimi yok!”