İlhami Işık: Ankara'da güvenlik zafiyeti var demek kimseyi küçültmez

Ülke Tv'de yayınlanan Arafta Sorular programına İlhami Işık konuk oldu. İlhami Işık gündemi değerlendirdi. 'Ankara'da güvenlik zafiyeti olduğunu söylemek kimseyi küçültmez. Ayıp da değil, günah da değil...' dedi.

Gazeteci – Yazar İlhami Işık dün Esra Elönü'nün hazırlayıp sunduğu 'Arafta Sorular' programına konuk oldu. 1 Kasım seçimlerinden Ankara'da gerçekleştirilen terör saldırılarına kadar pek çok konunun konuşulduğu programda, Işık Ankara'daki patlamanın faillerini işaret etti, Türkiye'nin Ortadoğu'nun nefes borusu olduğunu söyledi.

Ülke TV'de Esra Elönü'nün hazırlayıp sunduğu 'Arafta Sorular'ın bu haftaki konuğu gazeteci yazar İlhami Işık oldu. Esra Elönü ile birlikte gündemdeki sıcak gelişmeleri değerlendiren Işık, Ankara'da yaşanan terör saldırısını, terörle mücadelenin tarihini ve Türkiye'yi Ortadoğu'dan silmek için kurulan kirli ittifakları anlattı. İlhami Işık, sırf elinde silah olduğu için yönetmeye kalkarsa buna hayır diyeceğini, IŞID'in Türkiye'nin dış politikasını çökertmek üzere hareket ettiğini, Ankara'daki patlamanın mevcut Cumhurbaşkanı ve iktidardan nefret eden bir cenah tarafından iyi hazırlanmış bir mühendislikle organize edildiğini; Türkiye'yi Suriye'ye çevirmeye çalışanlar olduğunu, Türkiye bu coğrafyanın tek nefes borusu ve bu boru kesilirse coğrafyanın öleceğini söyledi.

'Yanlışa yanlış dediğim için her zaman düşmanım oldu'

Hayatta birilerinin yanlış bildiği yanlış gördüğü şeyleri söyleyebilmesi lazım diyen İlhami Işık, ' Şiddetten nefret ettim ve edeceğim. Kimsenin de benim adıma şiddet kullanmasını kabul etmiyorum. Barışa inanıyorum ancak şiddetin albenisi çok yüksek geliyor. Ne yazık ki Türkiye'nin doğusunda sizinle aynı statüde olmayan insanlar ellerindeki silah yüzünden sizi yönetmeye çalışıyorlar. Örgütsel mekanizmanın gücünü eline alanlar sizin üzerinizde hakimiyet kurmaya çalışıyorlar. Bu korkunç bir adaletsizliktir. Bu yapı dünün mağduriyeti üzerinden beni yönetmeye çalışıyor. Buna müsaade etmemek lazım. Yani beni zekasıyla, beni aklıyla yüreğiyle yönetsin ama sırf elinde silah olduğu için yönetirse buna 'hayır' derim. Ve bunun sonuçlarına da katlanırım.' dedi.

'PKK silah bırakma söyleminde samimi değil'

'Çıkarlar kavgasının birinci ögesi samimiyet değildir.' diyen İlhami Işık, 'Bir silahlı örgüt silahtan vazgeçer bunun da örnekleri vardır. Yani PKK silahtan vazgeçmeyi somut olarak düşündü ve bunu 1999-2004 yıllarında hayata geçirdi. Tüm silahlı militanlarını da Türkiye dışına çıkardı. Ama o günün yöneticileri tek bir adım atmadılar. Mevcut iktidar bir adım atabilirdi belki ama onu da darbe kıskacına almışlardı.' şeklinde konuştu. Işık, PKK'nın amacının zaman kazanmak olduğunu ifade etti.

'Bazı siyasi partiler gözümüzün içine baka baka yalan söylüyor'

Bir adım geriye çekilerek IŞID'ın saldırılarına bakacak olsaydınız amaçlarının tamamen Türkiye'nin dış politikalarını çökertmek olduğunu görürdünüz diyen Işık, 'Bu örgüt Suriye Devlet Başkanı Esed ile ortak hareket ediyor ve bölgede Türkler ile Kürtlerin arasını açarak çözüm sürecine zarar veriyorlar. Bu sayede de iki toplum arasındaki kardeşlik bağını zayıflatmaya çalışıyorlar. 1 Kasım seçimlerinde çok dikkatli olmak lazım. Türkiye'de güçsüz bir iktidarın olması için uğraşan bu karanlık odaklar herşeyi yapabilirler. Türkiye'ye bir şekilde şu mesaj veriliyor 'Senin birinci düşmanın PKK, senin askerini polisini PKK öldürüyor' böylece kamuoyu PKK'ya odaklanıyor ve IŞID arka planda rahat hareket ediyor." dedi.

'Evet bazı siyasiler PKK'nın IŞID ile mücadele ettiğini söylüyor. Ben onlara şunu sormak istiyorum; Türkiye sınırları içerisinde PKK ve IŞID'ın karşı karşıya geldikleri bir olay yaşanmış mıdır?' şekline konuşan Işık, 'Cevabı hayır. Öyleyse bu siyasiler ne yazık ki hepimizin gözlerinin içine baka baka yalan söylüyorlar' dedi.

'Ankara'daki kanlı terör saldırısı istihbarat zafiyeti mi?'

Esra Elönü tarafından kendisine yöneltilen 'Ankara'daki kanlı terör saldırısı istihbarat zafiyeti olduğunu düşünüyor musunuz?' sorusuna açık yüreklilikle cevap veren Yazar İlhami Işık, 'Eğer dünyanın en güçlü istihbarat örgütüne sahip olsanız bile hiç beklemediğini saldırılara maruz kalabilirsiniz. ABD'deki 11 Eylül saldırıları buna örnek gösterilebilir. Ankara'da güvenlik zafiyeti olduğunu söylemek kimseyi küçültmez. Ayıp da değil, günah da değil... Başkaları ellerindeki nefret, kin ya da yetenekle güvenlik zafiyeti oluşturabilir. Mevcut iktidardan ve mevcut Cumhurbaşkanından nefret eden bir cenah, iyi hazırlanmış bir mühendislik çalışması ile bu patlamayı gerçekleştirdi.' dedi. 'Değil 100 kişi 1 milyon kişi ölse bile umursamayacak insanlar var. Önünüzde 1 Kasım seçimleri var ve birileri mevcut tabloyu doğal bir şekilde değiştiremeyeceğinin farkında. Bu yollara başvuruyorlar.' şeklinde konuştu.

'Kız kardeşim 19 yaşında intihar etti'

Kendini 'Beyaz Türk' olarak adlandıran cenaha bir soru sorumak istediğini ifade eden İlhami Işık 'Madem bizi seviyordunuz neden bunca zulmü yaptınız?' Kendisinin ve abisinin 1983 yılında Batman'da düşünceleri yüzünden hapise girdiğini söyleyen Işık, 'O zamanlar şöyle bir algı vardı; 'İçeriye girenler bir daha geri gelmez' evimize gelip gidenler sürekli bunu dillendirdiği için kız kardeşim daha 19 yaşındayken bizi bir daha göremeyecek olmanın acısı ile canına kıydı. Bunun hesabını verebilir mi?' dedi.

'Türkiye'yi Suriye'ye dönüştürmek istiyorlar'

Suriye'de insanların her an başına bir şey gelecek korkusu ile yaşadığını söyleyen İlhami Işık, Türkiye'nin de tıpkı Suriye'de olduğu gibi kinin ve nefretin olduğu, insanların öldürüldüğü, bombaların patladığı bir ülkeye dönüştürülmek istendiğini ifade etti. 'Tecrübe acı yaşamak değil, gördüğü duyduğu acıdan ders çıkarmaktır.' diyen Işık, 'Türkiye bu coğrafyanın tek nefes borusu ve bu boru kesilirse coğrafya ölür.' dedi.

Avrupa'nın Suriye meselesinde samimiyetsiz olduğunu ifade eden yazar, 'Gördünüz Avrupa Aylan Kürdi ölene kadar kapılarını açmadı Suriye'ye açtıklarında da ne kadar insan kabul ediyorlar. İnsanlar birbirini boğazlarken senin özgürlüğünün ne önemi var. Biz ortak akıl ile hareket etmeliyiz. Bu çalışmaları boşa çıkarmalıyız. Bugünkü büyük acıdan ders çıkarabilecek yürekli insanlar olduğumuzu düşünüyoruz.' şeklinde konuştu.