Hürriyet'ten Mekke'ye dolmuş mu kalkıyor?

Ahmet Hakan ve Ertuğrul Özkök umreye gidiyor ya... Mutlu Tönbekici de ona kaleme almış bugün... Bakın neleri merak ediyor?

GAZETECİLER.COM
İlahi 'Mutlu kız' yine katıla katıla güldürdün bizi...
Helal olsun sana...
Ne akıcı, ne tatlı bir üslup gizli senin kaleminde...
'Ben Mutlu Tönbekici'yi okurken sıkılıyorum' diyen halt etmiştir.
başlığı dikkatimizi çekti.
Bir bakalım dedik ne yazmış yine Mutlu Tönbekici...
E başlık bu olunca konu da hemen belli oluyor tabi...
Bugün umreye yolculuk yapacak olan Ahmet Hakan ve Ertuğrul Özkök...
"Anladığım kadarıyla Hürriyet gazetesinden Mekke'ye dolmuş kalkıyor." cümlesiyle başlıyor yazısına Tönbekici...
Sonrasında da şöyle devam ediyor:

"Ahmet Hakan, gazetenin genel yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök, en süper fotoğrafçı Sebati Karakurt ve galiba birkaç kişi daha bu sabah hep beraber umreye gidiyor. Günlerdir ilan ediyorlar. Ekibi bir helecan bir helecan sarmış öyle böyle değil. Ertuğrul Bey, Ali Bulaç’ın hediye ettiği İnsan-ı Kamil kitabını okumaktaymış, the “bilirkişi” Ahmet Hakan, ekibe Kapalıçarşı’dan aldıkları “İpekçe” marka (İslamik Gucci) ihramların provalarını yaptırıyormuş, Sebati kilolarının derdine düşmüş.."

Sonra da bir itirafta bulunuyor...
Bu üçlünün dönüşünü ve sonrasındaki izlenimlerini dört gözle bekliyormuş...
Ama Ahmet Hakan ve Sebati Karakurt'tan önce Ertuğrul Özkök'ün neler yazacağını çok merak ediyormuş...
E haksız da değil Mutlu kızımız...
Çünkü Ertuğrul Özkök, kendi alışkanlıklarına tümüyle ters bir aktiviteye dahil oluyor.
Peki dönünce neler olabilir?
Ertuğrul Özkök'te bir değişim olur mu?
Olabilecekleri de şöyle sıralamış köşesinde Mutlu Tönbekici:

"Odasını ziyaret edene umreden getirdiği zemzem suyu ve hurmaları ikram ederse daha da çarpıcı olur. Şarabı bırakmasa da en azından azaltmayı düşünür mü onu da merak ediyorum. Veya kolonya yerine gülsuyuna geçebilir mi? Takkeyi çok sevip, başından hiç çıkartmama olasılığı nedir?

Henüz hacı olmaya gözü yemeyen Giresunlu amcalar, Malatyalı ağbiler arasında kalıp bir empati canavarına dönüşebilir mi? O vakit Hürriyet’te “ göbeğini kaşıyan adam” ve “bidon kafa” yazıları yine çıkabilecek mi? Hürriyet’teki yaşlı kadın ve sümüklü çocuk fotosu ambargosu kalkacak mı?

Yoksa tam tersi toplu aktivitelerden hoşlanmadığını bildiğim E.Ö. halktan nefret etmeye mi başlayacak? Bu durumda Serdar Turgut’a tekrar Hürriyet yolu açılacak mı?

Veya tam tersi bir nur inip, hayatın manasını keşfedip elini ayağını işlerden çekip emekli olmaya karar verebilir mi? Bu durumda yazacak herhangi bir konusu yoksa Ertuğrul Özkök’e giydirmeye alışmış bünyeler ne yapacak? Bu dev boşluğu onlar için kim dolduracak?"

Gerçekten biz de merak etmiyor değiliz...
Bekleyip göreceğiz bakalım...