Hürriyet’te ne çok utanan varmış meğer!..

Utanacak o kadar şey varken ve yüzünüz bile kızarmıyorken, siyasetçilerin yaptıklarından mı utanıyorsunuz?..

GAZETECİLER.COM - “Utangaçlar” listesine, Ertuğrul Özkök’ten sonra Yalçın Doğan da katıldı…
Meğer o da utanıyormuş…
Hem de çok utanıyormuş…
Bakın Yalçın Bey neden utanıyormuş?..
 
BİR suçlu var. Yargı.
Bir suçlu daha var. Bilirkişiler.
Bir suçlu daha var. Asıl suçlu bu üçüncü suçlu. CHP’li belediyeler, 44 yıl İstanbul’u yöneten CHP belediyeleri.
Ya son on beş yıldır İstanbul’u yöneten RP-AKP zihniyeti? Tayyip Erdoğan ile başlayan, bugün Kadir Topbaş ile süren on beş yıllık dönem? Ona yanıt şu:
“Sel ile birlikte İstanbul’da yaşanan olayların düzenlenmesinde sorunlar olabilir, bizden de olabilir”.
 
HER SÖZCÜKTE BATMAK
 
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş dün basın toplantısı düzenliyor.
Topbaş’ı dinliyorum. Kullandığı her sözcük, Topbaş’ı biraz daha yerin dibine iterken, bendeki utanç biraz daha artıyor. Utanıyorum, çünkü:
Topbaş, suçluların telaşıyla, sel felaketinin faturasını başkalarına çıkarmaya çalışıyor.
Başta eski ve yeni CHP belediyelerini suçluyor, “bakın onlar neler yaptı” edasıyla, örnekler vererek.
Ya yargı? “Biz karar alıyoruz, yargı iptal ediyor” diyor. E, o zaman diğer suçlu kendiliğinden belli.
Bir da, ah o bilirkişiler yok mu? Yanlış kararlar alıyorlar, sonra başımıza bu felaketler geliyor.
Kullandığı her sözcükte, koca bir belediye başkanı biraz daha eriyor ve ben sıradan bir yurttaş olarak utanıyorum ve utanıyorum. Bizi kimler yönetiyor?
 
 
Hayret yani…
“Nonoş dersin kızar da, becerirsin aldırmaz” misali…
Yahu arkadaşlar…
Utanacak o kadar şey varken ve yüzünüz bile kızarmıyorken, siyasetçilerin yaptıklarından mı utanıyorsunuz?..
Neyse…
Yalçın Doğan’ın makalesini olur da okumak istersiniz…