Hürriyet'de her sayfanın hakareti farklı

Medya Mahallesi'nin konuğu usta kalem Yılmaz Özdil'di... Hürriyet yazarı odasında ağırladı Ayşenur Arslan'ı, sivri dilini yine sakınmadı...

GAZETECİLER.COM - Medya Mahallesi'ne katılacağı için haber toplantısını yarım bırakmıştı. Mahalle'nin ablası Ayşenur Arslan'ı odasında ağırladı...  Özdil canlı yayında da sivri dilini kullandı ve Ergenekon ile ilgili yapılan yayınlarla ilgili ; "Bir takım gazeteci, tetikçi, kiralık ve satılık insanlar tarafından farklı şekilde topluma aktarılıyor" yorumunda bulundu...

Pek ekranlara çıkmayan Yılmaz Özdil, az biraz rahatsız gibiydi...
Söylediklerine geçmeden önce odasından da notlar aktaralım...
Sade bir masa...
Ve bir çiçek bahçesi...
Anladığımız kadarıyla Yılmaz Özdil'in çiçeklere özel ilgisi var...

[photos]

Yılmaz Özdil'in sivri diline gelince...
Pek öyle köşesinde yazdığı gibi kısa konuşmuyor...
Ekran rahatsızlığı olmasa coştukça coşacak havadaydı...

BİZİM YALAKA MEDYA

Sohbet konusu hem siyaset hem medya olunca Yılmaz Özdil sivri dilini konuşturdu. Açılım paketine gelince mevzu medyaya ağır bir taş attı; 

"Bizim yalaka medya işini geldiği zaman yazıyor, işine gelmediğini yazmıyor. Mesele kibrit kutusu kadar oda meselesi değil, yol haritası... Ya terörle silahlı mücadele edilir ya da Öcalan muhatap alınır. Gerisi hepsi yalandır..."

İZMİR'İN RÖVANŞINI ALDI

Yılmaz Özdil bir İzmirli olarak memleketine yapılan "faşist" yakıştırmasının rövanşını da bu yayın sırasında aldı... PKK'lıların yaptığı molotoflu saldırılara yer vermeyen bazı gazete ve televizyonlara şunları saydırdı; 

"İzmir'e faşist diyen arkadaşların tamamı 15 gündür memleketin her yerindeki molotoflu olayları ısrarla görmüyorlar. Sen görmeyince bu olmuyor mu...Bu devirde 50 kanal, internet, gazeteler varken sen bunu yazmadığında, birilerine şirin görünmeye çalışıyorsun demektir. Herhalde birileri yazma dedi ki yazmıyorlar... Adam molotof kokteylini atıyorsa tahrik olmuyorsa, bunu vermek tahrik oluyorsa komiktir yani...  Çizgi filmlerde olur ancak."

HAYSİYET CELLATLIĞI YAPILIYOR

Medyanın gazete manşetleri ve televizyonlarla insanların haysiyetlerini rencide ettiğini savunan Özdil, "Haysiyet cellatlığı yapılıyor. Gazete manşetleri ve TV ekranlarından insanlar hakkında çok ağır laflar söyleniyor. Benim hakkımda da gazetelerden şakır şakır vuruluyor. Ben bu ülkenin polisine artık güvenemiyorum. Başbakanımız bile artık siz-biz gibi cümleler kuruyor. Kendimi bireysel olarak yalnız ve mutsuz hissediyorum" dedi...

HER SAYFANIN HAKARETİ FARKLI

Hürriyet gazetesinde yazamayanların kendilerine hakaret ettiğini alaycı bir dille öne süren Yılmaz Özdil, "İlk sayfada yazarken farklı hakarete uğruyorsunuz, üçüncü sayfada yazarken başka hakarete uğruyorsunuz. Bu tamamen Hürriyet gazetesinin büyüklüğü ile alakalı bir şey... Aslında adam Hürriyet'de yazmak istiyor, yazamadığı için orada yazanlara küfrediyor.Biri birinin altında ağır ifadelerle yazıyorsa bunun altında hesap vardır" diye konuştu. 

KİM BU AHLAKSIZ GAZETECİLER

Başbakan Erdoğan'ın köşe yazarları ile söylediği "siparişle yazı yazan gazeteciler var" sözüne dikkat çeken Yılmaz Özdil, "kim bu ahlaksız gazeteciler merak ediyorum" dedi. 

Gazeteciler cemiyetinden bu gazetecilerin isimlerini başbakandan öğrenmesini isteyen Özdil, "İmkanım olsa başbakana sormak isterdim. Siparişle yazı yazan ahlaksız gazeteciler kimdir. Başbakan bunu söylediğine göre mutlaka sağlıklı bilgiler vardır. Demek ki başbakanda siparişle yazı yazan ahlaksız gazeteciler listesi var. Gazeteciler cemiyeti bu siparişle yazı yazan ahlaksız gazetecileri istemeli. Bu ahlaksız gazeteciler ben çok merak ediyorum" dedi...