Hıncal Uluç keşke gençliğinin 'G'sini geri isteseydi

Mehmet Barlas, bugün de Hıncal Uluç'a takılmış.Yani bu 3G tekenolojisi tam bir polemik sebebi oldu. Bakın bu kez ne demiş?

GAZETECİLER.COM - "Bana 1957'nin Hürriyet'i, Milliyet'i, Tercüman ve Cumhuriyet'ini geri ver... Hepsi bugün de var... Güya!.. Bana 3G değil, bir G ver Mehmet... Gazeteciliğin G'sini ver, yeter!.."

Hatırlayacağınız kadarıyla bu sözler Hıncal Uluç'a aitti...
, bugün de Hıncal Uluç'a takılmış.
Yani bu 3G tekenolojisi tam bir polemik sebebi oldu

"3G teknolojisini "İşte çağdaş uygarlık" diyerek karşılamak yerine, "Nerede o eski gazeteler ve gazeteciler" içerikli bir ağıt söylemeyi seçti köşedaşım sevgili Hıncal Uluç." sözleriyle başladı makalesine Barlas...

Uluç'un eski gazetecilerden ve gazetecilik döneminden örnek verme konusuna getirdi konuyu...
Bunun teknolojiyle bağlanmamasını söyledi.
Barlas'a göre: 'Zaman ve mekan farkı'...

"Ancak benim de çoğunu tanıdığım, sevdiğim, bazıları ile arkadaş düzeyinde yakın olduğum geçmişin bu değerli isimlerinin başarılı olmalarının nedeni, teknolojinin o dönemlerdeki göreceli geriliği değildir ki.
Bu mantığı yürüttüğünüz takdirde şu zalimane yargıyı da seslendirebilirsiniz:
- Yazarlar ve edebiyatçılar için utanç çağını yaşıyoruz. Ne daktilo ne de bilgisayar vardı yeryüzünde, ama Shakespaere'in de, Montaigne'nin de kamış kalemle yazdıkları, bugünkü yazarların eserlerinden daha üstündü.
Hıncal Uluç o eski güzel günleri hasretle yâd ederken "O zamanlar gazeteciler şimdikinden daha hoşgörülüydü" diyebilseydi, belki bu bazı şeylerin değişik değerlendirilmesi imkânını yaratabilirdi.
Ama biliyoruz bizim mesleğin mensuplarındaki hoşgörü ve empati duygularının azlığı, o günlerde bugünkünden daha yoğundu.
Bir başka deyişle "Soğuk Savaş" gazeteciliği yapılmaktaydı."

Haksız mı sizce de Barlas?
Biz de hep yakınmıyor muyuz?
Yeni dönem gazeteciliğinin hoşgörüsüzlüğünden...
Hep kavga hep kavga...
Ama eski dönemlerde 'hoşgörü' vardı...
Gerçekten de 'Soğuk savaş' gazeteciliği yapılıyordu...
Neyse devam edelim...
Sözü yine Mehmet Barlas'a bırakalım

"Neyse... Bu konu uzar gider.
Önemli olan düzeyi koruyup karşılıklı düşünceleri seslendirmek değil mi... Bunu yapabileceğiniz isimlerden biri de Hıncal Uluç'tur.
Düşünceleri yanlış olsa da, bunları okunaklı biçimde sergiler sevgili Hıncal...
Dün yazısını şöyle bitirmişti:
- Bana 1957'nin Hürriyet'i, Milliyet'i, Tercüman ve Cumhuriyet'ini geri ver... Hepsi bugün de var... Güya!.. Bana 3G değil, bir G ver Mehmet... Gazeteciliğin G'sini ver, yeter!..
Keşke şöyle deseydi diyorum:"
- Bana 1957'deki beni geri ver. Gençliğimin G'sini ver bana...