Hıncal Uluç isyan etti: Gazete keyfi değil, gazete zehri
Sabah gazetesi yazarı Hıncal Uluç gazetelerin 3. sayfa haberlerinde okuduğu haberler nedeniyle isyan etti. Hıncal Uluç “Neler oluyor bize” diyen yok mu?" dedi.
Hıncal Uluç, gazetesini alıp da 3.
sayfalarında yer alan şiddet haberlerinden şikayet etti bugün
köşesinde.
"Üçüncü sayfaları mutlak atlayın.. Gazete keyfi değil,
gazete zehri oldu, mübarekler.." diyen Hıncal Uluç,
"TV ana haber bültenlerinin, sırf reyting yüzünden "Şiddet,
dehşet, facia" gösterilerine dönmesi mi etkiliyor
insanlarımızı?.
Filmlerde şiddet görüntülerine tahammül etmeyen, önüne "Yaş
sınırlaması" işaretleri koyan RTÜK bu haber bültenlerine aldırış
dahi etmiyor.." ifadelerini kullandı.
İŞTE HINCAL ULUÇ'UN O
YAZISI
Yani güne biraz iyi, biraz iyimser, biraz hoş başlamak istiyorsanız
hadi birinci sayfa neyse, ona bir göz atmak şart..
Ama üçüncü sayfaları mutlak atlayın..
Gazete keyfi değil, gazete zehri oldu,
mübarekler..
Dün sabah mesela.. Yaydım gazetemi masaya..
Üçüncü sayfanın tepesinde manşet.. "Canavar ailesinden beş
kişiyi öldürdü." Adam sabah evde eşini ve 18 yaşındaki oğlunu
tabancayla vurup öldürmüş.. Daha evvel de ilk eşini, oğlunu ve
dayıoğlunu öldürmekten sabıkalı. Cinayet sebebi,
tartışma..
Hemen altında.. Bir baba ile anne, 14 yaşındaki oğullarının
eline pompalı tüfek verip sokağa çıkarmışlar.
Orda birini işaret etmişler.
Oğlan vurup öldürmüş.
Bir haber daha..
Karı koca sabah saatlerinde tartışmışlar..
Sonra ikisi de mutfaktan bıçak kapıp, birbirlerini
doğramışlar.
Kadın ölmüş, erkek ağır yaralı..
Bir daha.. Isparta kırsalında iki kadın öldürülmüş
bulunmuş.
Dikkat buyurun.. Bir, tek günün üçüncü sayfası
bu.. Ve de her gün öyle o sayfa.. Her gün!.
Bu, toplumsal bir çılgınlık yaşadığımızın işareti
değilse, nedir?.
Yahu nerde bu ülkenin bilim adamları?. Nerde yığınla, hem de
ne yığınla üniversitelerimizin hocaları?.
Bu ülkede bir İstanbul, bir Ankara'da üniversite varken,
nasıl gür çıkardı "Bilimin Sesi!." Hocaların adlarını ezber
bilirdi, nerdeyse millet..
Yahu nerdeyse her ilde, hatta ilçede üniversite var
bugün?.
Onlarca, yüzlerce de hoca.. Prof., Doçent!..
Nedir bu toplum psikolojisi çılgınlığı?.
Nedendir bu insanların minnacık sebeplerle silaha sarılıp
birbirlerini vurma çılgınlığı..
Ben çocukken, cinayet haberleri birinci sayfalarda kocaman
verilir, peşine özel muhabirler düşerdi.
O kadar enderdiler çünkü.. Şimdi vukuat-ı adiye.. Çeken
vuruyor..
Neden?. Neden bu hale geldik biz?. Ne oldu
bize?.
TV ana haber bültenlerinin, sırf reyting yüzünden "Şiddet,
dehşet, facia" gösterilerine dönmesi mi etkiliyor
insanlarımızı?.
Filmlerde şiddet görüntülerine tahammül etmeyen, önüne "Yaş
sınırlaması" işaretleri koyan RTÜK bu haber bültenlerine aldırış
dahi etmiyor..
Etmeli mi?.
Gazeteler böylesi haberleri daha mı ölçülü
vermeli?.
Siyasal ve toplumsal yaşamdaki öfkeler, kürsülerde verilen ve
TV'lerde aynen yayınlanan kavgalar mı öfkeli yapıyor
milleti?.
Benim uzmanlık alanım değil..
Bilmem.. Ama uzmanlık alanı bu olanlar, üniversitelerde sözde
ders verip tonla para kazanıyorlar, ama iş ülke sorunlarına gelince
"Tısss!." Ne oldu Hocalar?. Niyesusuyorsunuz?.
Bi tartışsanız.. Bi anlatsanız..
Bi tavsiyelerde bulunsanız..
Ölü toprağı mı serpildi üzerinize hocalarım?.
Bilim adamlarımız!. Öldünüz mü?.
Yahu biz, her gün pisi pisine ölüyor, öldürüyoruz.
Ağlayanımız yok!.