Hıncal Ağabey'den Çukur dizisi ekibine alkış!
Son zamanlarda gündemde olan ve yasaklansın şeklinde kampanya başlatılan Çukur dizisine Hıncal Uluç'tan destek geldi. Uluç, dizi ekibinin ""Kansersiz Yaşam Derneğine" olan desteklerini köşesine taşıdı.
Show TV'de yayınlanan reyting rekortmeni dizilerden Çukur, son zamanlarda şiddet içerdiği için gündemden düşmüyordu. Öyle ki, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu bile diziyi eleştirmişti.
İdris Baba rolüne hayat veren Ercan Kesal da bu eleştirilere cevap vermişti.
Çukur'a destek ise Sabah yazarı Hıncal Uluç'tan geldi. Hıncal Ağabey, Çukur'daki şiddetin on katının haber bültenlerinde olduğu söyledi ve Çukur ekibinin "Kansersiz Yaşam Derneği" adına yaptıkları yardım organizasyonlarından bahsederek "Aklışlayın, gurur duyun" dedi.
İşte Hıncal Ağabey'in yazısı:
Bu ülkede, ana haber bültenlerinden, mesela, tam da aile izleme
saatinde yayınlanan ana haberlerde gösterilen şiddet ve dehşet
sahnelerinden habersiz (!) bazı yazarlarımızın yerden yere
vurdukları bir dizi var.. Çukur!.
Efendim, sırf görüntü olsun diye, internetten buldukları şiddet ve
dehşet sahnelerini, nerede, ne zaman diye bile açıklamadan, sonunda
ne olup bittiğini de söylemeden "Haber" diye yayınlayan kanallardan
söz ediyorum.
Mesela Kanal D Ana Haber.. "Sıcak Gelişme" diye başlıyor..
Sanırsınız ki, en son haberler.. Alay ediyorlar, milletle.. Ne
sıcak, ne de gelişme.. Maksat biraz sonra ekrana
gelecek torpilli hanımefendiye ekranı yüksek
reytingle bırakmak.. O feci cinayet, şiddet,
dehşet sahneleri reyting demek çünkü..
Film, dizi değil, hem de Ana Haber bültenlerinde yayınlanan bu
gerçek sahneler o saatte ekran önünde olan çocuklara zarar vermiyor
da, hayali Çukur dizisi yasaklanmalı, öyle mi?.
Bu dizide de bir ara yer alan, ünlü senarist oyuncu Ercan
Kesal "Çukur'daki şiddet, günlük hayattaki
şiddetin yanında çok masum" demiş.
Öyle olsa iyi, Kesal!. Öyle olsa iyi.. 180 dakikalık Çukur'daki
hayali şiddeti sayın bir, bir de15 dakikalık mesela işte o "Sıcak
Gelişme" içindeki gerçek şiddeti..
O zaman kimi, niçin eleştiriyoruz?. (Ben biliyorum cevabı
tabii..)
Bunları niye yazdım!.
O Çukur'un arkasında "Muhteşem" bir gerçek var..
Muhteşem bir örnek!.
Kansersiz Yaşam Derneği yöneticilerinden Petek Kışlalı benim
kuzenim..
Bu derneğin başarılarını köşemde yıllardır okuyorsunuz.. Petek'ten
yeni bir mail geldi.
Çukur'u anlatıyor.. Ama sizin bildiğiniz diziyi değil, o diziyi
yaratanların insanlara, en başta da çocuklara, lösemili çocuklara
nasıl umut kapısı olduklarını, ne harika işler yaptıklarını..
Ben özetlemeyeyim de Petek anlatsın.. Okuyun.. Gururlanın..
Alkışlayın..
***
Hıncal Ağabey,
3 Kasım 2019 Pazar günü sabah saat 07:00..
Sevgili Cüneyt Koryürek ile beraber 1983 yılında uluslararası bir
etkinlik olarak dünyaya açtığınız 'Kıtalararası Avrasya Maratonu'
olarak başlayan, şimdilerde İstanbul Maratonu denen koşunun
başlamasını binlerce insanla bekliyoruz...
Çukur dizisinde 'Ekmek peşindeki
Remzi' karakterini oynayan Çağrı Atakan, bu
defa 'iyilik peşinde!' Kansersiz Yaşam Derneği ile omuz
omuza koşmak, çocuklar için bağış toplamak
için yanımızda.. Ve etrafımız meraklılar, en başta
da Sivil Toplum Örgütleri üye ve
yöneticileriyle dolu.
Bir televizyon dizisi ve sivil toplum örgütü arasında
gerçekleşen "Çukur'da Umut Var" projesi, bir sosyal
sorumluluk ortaklığının çok önemli bir örneği. Kansersiz Yaşam
Derneği ile Çukur artık ayrılmaz bir bütün..
Sivil Toplum Örgütleri yöneticileriyle sohbetler, tebrikler,
selamlaşmalar yarış boyu da sürdü...
Evet, Kansersiz Yaşam Derneği'nin, Çukur dizisi ile birlikte hayat
bulan "Çukur'da Umut var" projesi, bir dernek ile bir televizyon
dizisinin gerçekleştirdiği en uzun soluklu, en kapsamlı sosyal
sorumluluk projesi olarak, 8'inci ayını tamamladı.
Proje, sürece katılan herkeste aidiyet duygusu uyandırarak, kurgu
bir hikâyenin kahramanlardan, hayat kurtaran gerçek kahramanlar
yaratmayı başardı. Oyuncular, set ekibi, yapım ekibi, kanal
yöneticileri, basın, izleyiciler, sms ile bağış yollayanlar,
belediyeler, kan verenler, kök hücre bağışı yapanlar, kan
veremeyip bilgi alanlar, kanser hastası çocuklar, hasta
yakınları...
Herkes farkındalık, paylaşım ve hizmet için birleşti; kocaman bir
aile olduk.
Her şey, Çukur Dizisi oyuncularının ve yapım ekibinin Kansersiz
Yaşam Derneği'nin yapılandırdığı, Ümraniye Eğitim Araştırma
Hastanesi Çocuk Hematoloji/ Onkoloji Yataklı Servisi ve İstanbul'da
kamuya ait ilk ve tek olan Çocuk Kemik İliği Nakil Ünitesi'ni
ziyaret etmeleri ile başladı.
Hastanedeki eksik teçhizatlardan, ihtiyaçlara,
duvardaki, tavanlardaki resimlere, hastaların durumlarına
kadar her konuda bilgi aldılar...
İstanbul'daki devlet hastanelerinde ayakta tedavisi devam eden,
150'ye yakın kanser hastası çocuğun ve ailelerinin katıldığı,
Kansersiz Yaşam Derneği'nin Geleneksel
GülümseSEN Panayırı da, onların varlığıyla renklendi.
Ay Yapım'ın İdari Yapımcısı ve 'Projenin Babası' da dediğimiz Yamaç
Okur'un hastanenin her detayını oyunculara tek tek anlatışı,
Cumali- Necip Memili'nin upuzun boyu ile çocuklara ulaşmak için
minicik sandalyeye sığması, dizinin güç timsali Azer - Cihangir
Ceyhan'ın ve Timsah - Ahmet Melih'in çocuklarla çocuk oluşu, yüreği
de yüzü kadar güzel kadın oyuncuların sevgi ve şefkati, projenin
unutulmayacak gerçek sahneleri olarak aklımızda yer etti.
Bu buluşmaların heyecanı ve 'Çukur' ekibince yapılan duyuruların
katkısıyla, Kansersiz Yaşam Derneği'nin hastanedeki teknik teçhizat
eksiklerinin giderilmesi projesini tamamdık.
Yine onlar sayesinde, hastanedeki bir çocuğumuzun yeniden yemek
yemeye başladığını, diğerinin tedaviyi kabul ettiğini, hayattan
vazgeçmiş bir diğerinin iyileştiğini de, burada ilk defa paylaşmak
istiyorum.
'Çukur' çocuklara sarıldı, Çocuklar da hayata..