Hikmet Genç'ten Kemal Kılıçdaroğlu'na İstanbul Sözleşmesi tepkisi!

Akşam gazetesi yazarı Hikmet Genç, İstanbul Sözleşmesi’nden önce kadının yasal hakları yokmuş gibi yansıtılmasına tepki gösterdi. Genç, sözleşmenin yürürlüğe girdiği 2014 yılından itibaren kadın cinayetlerinde azalma olmadığı, aksine artarak devam ettiğini belirterek, bu ülkede kadın haklarını, aileyi, kadını koruma sorumluluğunun zaten Anayasa’da belirlenmiş olduğunu söyledi.

Hikmet Genç, sözleşmenin AB’de halen tartışıldığını, İngiltere, Slovakya, Çekya gibi sözleşmeye imza atmayan ülkelerin bulunduğunu ve Polonya'nın da imzayı geri çekme süreci içinde olduğunu ifade etti. Genç, kimsenin bizlere sözleşmeyle dayatmasına gerek olmadığını belirtirken, kadına şiddet, taciz, tecavüz gibi suçlarla mücadele inancımız ve ahlaki değerlerimizin bize yeteceğini söyledi.

İşte o yazı... 

Öyle bir anlatıyorlar ki, İstanbul Sözleşmesi'nden önce kadının yasal hakları yoktu. Kadına şiddet serbestti. Sözleşme geldi hepsini durdurdu...

İstanbul Sözleşmesi yaşatırmış. Yani daha önce yaşatacak bir sözleşmemiz yoktu öyle mi?..

Bunların aklı (var idiyse) dumura uğramış!..

Aslında Hilal Kaplan meseleyi özetlemiş, rakamlarla sözleşmenin ne işe yaradığını hap şeklinde sunmuştu;

Sözleşme 2014'te yürürlüğe girdi. 2014'te 294 kadın cinayeti, 2015'te 303, 2016'da 302, 2017'de 409, 2018'de 440, 2019'da 474 kadın cinayeti gerçekleşti. 'İstanbul Sözleşme Yaşatır' deyip biz konuyu bırakacaksak, bu iş bu kadar basitse, kadınları korumak eğer sadece bu sözleşmedeki imzamızdan ibaretse, neden bu cinayetler her yıl artarak devam ediyor?.."

Nokta...

Üstelik o sözleşme AB'de halen tartışılıyor. İngiltere, Slovakya, Çekya gibi sözleşmeye imza atmayan ülkeler var. Polonya da imzayı geri çekme sürecinde...

Bu ülkede kadın hakları, aileyi kadını koruma sorumluluğu Anayasa'da belirlenmiştir zaten.

Yazının ta