Herkes 'Yeni Şafak'ta ne oluyor' derken Barbarosoğlu'nun gündemi 'dışarda kahvaltı'...
Geçtiğimiz hafta Özlem Albayrak'ın Yeni Şafak'tan ayrılmasıyla birlikte peş peşe ayrılıklar geldi. Gazete çeşitli nedenlerle de olsa 5 yazarıyla yollarını ayırdı. Medya dünyası için dikkat çekici bir durumdu. Fakat aynı gazetenin yazarlarından Fatma Barbarosoğlu'nun hiç dikkatini çekmedi...
Fatma Barbarosoğlu sosyolojik analizleri ve kendine has
üslubuyla dikkatle takip ettiğimiz bir yazar. Hatta beğenerek takip
ettiğimiz bir yazar.
Fakat geçen hafta gazetesinden peş peşe ayrılıklar yaşanırken onun
Twitter'dan "dışarda kahvaltı çok saçma" içerikli
bir tartışma konusu açması çok tuhafımıza gitti.
Desek ki "medya meseleleriyle hiç ilgilenmiyor", öyle bir
durum yok.
Üstelik pek çok kişinin duyarlılık göstermediği konulara da duyarlı
olabiliyor.
Ama öyle bir günde "dünya yansa umrum değil"
tavrını yadırgadık açıkçası.
İşin daha da ilginci Fatma Barbarosoğlu'nun bugün
"muhafazakar medyanın hayati sorunları var"
içerikli tweetler atması. Galiba durumun yeni idrakine vardı.
"Ee bu da bir şey" dedik ama muhafazakar medya
eleştirisinin devamını okuyunca konunun çok da bunlarla alakalı
olmadığını farkettik.
Fatma Barbarosoğlu'na göre bu "hayati sorunlar"
kadın ve gençlere hitap edemeyen okunan değil bakılan bir medyaya
dönüşmesi.
Yine de buna şükür diyelim en azından "dışarıda kahvaltı yapmak çok
saçma" tartışmasından "muhafazakar medyanın sorunlarına"
gelebilmiş.
İŞTE O TWEETLER
"Muhafazakar medyanın "hayati" sorunları var. Bu hali ile kendi
ayağına kurşun sıkıyor.Şöyle bir anket yapsınlar:Gazeteyi okuyan
kadın/genç okuyucular "ne okuyor/kimleri okuyor?" Muhafazakar
medyada "hayat" yok. Onun için giderek okunan değil "bakılan"
gazeteye dönüşüyorlar. Şöyle bir çelişki var bir de: Muhazakar
medyada magazin yok ama siyaset her işe "magazinel özne"leri dahil
ediyor. Özal'dan bu yana edebi kamu magazin kamusunun eline geçmiş
durumda.