Her Gün İçiyoruz Ama Bu Zararını Bilmiyoruz: Felç Riski Var
Çay ve kahve günümüzde en çok tercih edilen içeceklerin başında geliyor. Ancak fazla tüketiminin felç riskini artırabileceği artık biliniyor. Son araştırmalar bu popüler içeceklerin sağlığımız üzerindeki etkilerini gözler önüne seriyor, peki hangisi daha tehlikeli?
Günlük yaşamda büyük bir alışkanlık haline gelen çay ve kahve milyonlarca insanın vazgeçilmezi. Ancak son yapılan araştırmalar bu içeceklerin sağlığımız üzerindeki etkilerini bir kez daha gözler önüne serdi. Çoğu kişi bu içeceklerin faydalı olduğunu düşünse de aşırı tüketiminin ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği artık daha net bir şekilde ortaya çıkıyor. Peki kahve ve çay arasındaki bu sağlık farkı nedir? Hangisi felç riskini artırır? İşte detaylar…
KAHVE KEYFİN PEŞİNDEN GİDERKEN FELÇ RİSKİ ARTIYOR!
Dünya çapında en popüler içeceklerden biri olan kahve genellikle enerji verici etkileriyle biliniyor. Ancak yapılan yeni bir analiz aşırı kahve tüketiminin felç riskini artırabileceğini ortaya koyuyor. Özellikle günde dört fincandan fazla kahve içenler için bu risk çok daha yüksek. Felç beyne giden kan akışının aniden kesilmesiyle ortaya çıkar ve bu da kalp sağlığından başlamak üzere pek çok olumsuz etkiyi beraberinde getirir.
Peki bu nasıl oluyor? Kahvedeki yüksek kafein içeriği kalp atış hızını artırarak damarları zorlar. Bu da felç riskini yükseltir. Her yıl 795.000'den fazla kişinin felç geçirdiği göz önüne alındığında aşırı kafein tüketimi, bu riski artırabilecek önemli bir faktör olarak karşımıza çıkıyor. Kahvenin kısa vadede kişiye verdiği enerji zihinsel uyanıklığı artırması gibi etkileri olsa da uzun vadede kaygı bağımlılık baş ağrısı ve sinirlilik gibi olumsuz yan etkiler ortaya çıkabiliyor. Kahve bağımlılık yapıcı özelliğiyle de dikkat çekiyor. Bu da düzenli kahve içenlerde yoksunluk belirtilerinin görülmesine yol açabiliyor. Uykusuzluk mide bulantısı ve hızlı kalp atışı gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olabiliyor.
ÇAY DAHA SAĞLIKLI BİR SEÇİM OLABİLİR Mİ?
Kahvenin aksine çay daha az kafein içeriği ve yüksek antioksidan kapasitesiyle biliniyor. Son araştırmalar çayın felç riskini azaltmaya yardımcı olabileceğini gösteriyor. Günde iki fincan siyah çay içmenin ölüm riskini %9-13 oranında azaltabileceği belirtiliyor. Çayın içerdiği polifenoller kanser, diyabet gibi hastalıkların riskini azaltmaya da yardımcı olabilir. Kalp hastalığına karşı sağladığı koruma ile dikkat çekiyor. Çayın sağlık açısından sunduğu faydalar sadece kalp sağlığıyla sınırlı değil. Beyin fonksiyonlarını güçlendirmesi kemik sağlığını desteklemesi ve cilt sağlığını iyileştirmesi de çayın sağlığa olan katkılarından sadece birkaçı.
Çay kahveye göre daha az kafein içerdiğinden kişilerin daha az gerginlik yaşamasını sağlıyor. Zihinsel uyanıklık sağlamak için içerdiği L-theanine sayesinde kaygıyı azaltmaya ve ruh halini iyileştirmeye yardımcı oluyor. Çay ağız sağlığını desteklemesiyle de öne çıkıyor. Ağız içindeki kötü mikropların ve bakterilerin azaltılmasına yardımcı oluyor. Bununla birlikte çayın polifenoller gibi antioksidanlar açısından zengin olması vücudun savunma sistemini güçlendiriyor.