Hepimiz Yandaşız
Yoo, bu başlığı okunsun diye atmadım. Gerçek bu.
Memleket medyası bölünmüş. Kim tarafsız gazetecilik yaptığını
söylüyorsa, ciddiyetini
tartışmaya açarım.
Bir tarafta hükümeti koşulsuz destekeleyenler var, diğer tarafta
koşulsuz her yapılanı
eleştirenler var.
Sağduyu nerede?
Gazeteci tarafsızlığı nerede?
Tarafsızlığın olmadığı yerde basın hürriyetinden bahsetmek,
yumurtasız menemen yapmaya benzer.
Sen hürriyetini koruyacak noktada, herkese ve her konuya eşit
mesafede durmazsan, hürriyetin hep birilerinin elinde
olur.
Onlar izin verdiği kadar hürsündür.
Böyle hürriyet mi olur?
Namık Kemal, özgürlük için yazmıştı, ama biz bunu basın özgürlüğü
için de söyleyebiliriz:
'Ne efsunkar imişsin ey didar i hurriyet,
Esiri aşkın olduk gerçi kurtulduk esaretten...'
XXX
Bir tarafta yandaş olarak nitelenenler, diğer tarafta ise yandaş
olmayanlar.
Peki yandaş olmayanlar hangi yana yakın?
Onlar da karşıdaki 'düşmana' karşı bir tarafta toplanmışlar.
O zaman onlar da bir başka 'yandaş' olmuyorlar mı?
Bir tarafı tümüyle reddetmek, bir başka tarafa yakın olmak değil
mi?
Bir tarafa kendini teslim etmek, diğer tarafa düşmanlık etmek için
yeterli sebep mi?
Yandaş tabir edilen medyaya sorayım:
Yandaş olduğunuz iddia edilen tarafla ilgili herhangi bir şekilde
eleştiri yapabiliyor musunuz?
'Yandaş olmayan'lara sorayım: Yandaş olarak nitelendirdiklerinizin
yandaş oldukları hakkında hiç iyi bir şey yazabiliyor
musunuz?
Cevap vermeyin, biliyorum.
Artık Türk medyasında bir yaşam şekli, bir yere yandaş olmak.;
Kim ki bana medya özgürlüğünden bahseder, ben de sorarım:
'Hangi yanın kriterlerine göre?'
Burada olunca oraya sövmek basın özgürlüğü.
Ama 'burada' olduğunda burayı eleştirme özgürlüğün yok.
Hadi hep beraber inelim kucaklardan...
Var mısınız?
Abdullah Özdoğan