Haziran'da darbe olsa hangi yazar ne yazar?
Seçimlerden hemen sonra diyelim ki darbe oldu, hangi yazar ne yazar hiç düşündünüz mü?
Yeni Şafak yazarı Salih Tuna bugün köşesinde bu soruya yanıt verdi. Ahmet Altan'dan Erturğul Özkök'e, Ahmet Hakan'dan Murat Belge'ye, Hasan Cemal'den Emin Çölaşan ve Yılmaz Özdil'e kadar pek çok yazarın Haziran'da darbe olsa ne yazacağını köşesine taşıdı.
(...) Bakmayın siz darbelere karşıymış gibi yaptıklarına,
imtiyazlarını geri verecek bir darbeye adeta aşeriyorlar.
(İçlerinde, iptizale uğramış kişiliklerini kurtarmak için
"Ah ulan bir darbe olsa da karşı çıksak..."
şeklinde bekleşen uyanıklar da var.)
Seçimlerden hemen sonra diyelim ki darbe oldu, hangi yazar
ne yazar hiç düşündünüz mü?
Dün söyledikleri yarın söyleyeceklerinin teminatı sadedinde
yazarınız araştırdı, buyrun bakalım:
AHMET ALTAN: AKP'ye geçit yok. (Gezi gericiliği
döneminde aklı sıra AK Parti'ye "No pasaran" çekmişti.)
ERTUĞRUL ÖZKÖK: Müjdeler olsun, demokrasi geliyor!
(Sisi darbesi ardından, "demokrasi darbeyle de gelir" yorumunu
yapmıştı.)
HASAN CEMAL: Olacağı buydu, Erdoğan'ı
uyarmıştım. (Erdoğan'ı Menderes'in akıbetiyle tehdit ettiği tüm
yazıları ve her darbenin yanında yar alan mümtaz kişiliği
gereği.)
AHMET HAKAN: Darbeye karşıyız diyeceğiz ve ötesini
söyleyemeyecek miyiz? Ben ötesini de söylerim arkadaş. ( 27 Nisan
2007 muhtırasında böyle yazmıştı. Sadece "muhtıra" yerine "darbe"
kelimesini yerleştirerek güncelledim.)
EMİN ÇÖLAŞAN: Durup dururken darbe yapılmadı, AKP
bunu hak etti. (Evren'in ölümü üzerine kaleme aldığı dünkü
yazısında, darbelerin koşullara bağlı meşruiyetini şu satırlarla
dermeyan etti: "12 Eylül 1980 darbesinin durup dururken
yapılmadığını herkesin, özellikle genç kuşakların çok iyi bilmesi
gerekiyor." )
YILMAZ ÖZDİL: Gücüm var diye dayatırsan, gücü olan
sana dayatır. ( Noktasını virgülüne kadar 27 Nisan 2007
muhtırasında böyle söylemişti. Aynen aktardım. )
MURAT BELGE: Türk ordusu darbe yapmakla omurgalı
olduğunu bir kez daha kanıtladı. (2008'de Gazeteport'tan Safile
Usul'a, "Türk Ordusu ve burjuvazisi omurgası olan kurumlardır.
Laikliği korur. Bu ülkeye Ayetullahlar filan gelemez" demişti.)