Hayrettin Karaman kazandı çünkü...

Kendi penceresinden görüp de söylenebilecek en güzel ve doğru sözü söyledi...

Dün gece Balçiçek İlter'in konuk ettiği İsmail Nacar'ı dinledikten sonra Hayrettin Karaman değerinde din adamlarına nasıl da ihtiyacımız olduğunu çok daha iyi anladık...
Hayrettin Karaman inançlarını ve inandığı dinin kutsal kitabının gerekliliklerini anlattı...
Kutsal kitabının gerekliliklerini yerine getirmeyenler için değil ama o gerekliliklerin hilafına bir yaşam biçimini tercih edenler için "Hoş göremem" dedi...
Yani...
"Benim gibi düşünmediği ve yaşamadığı için kimseyi aciz yerine koyamam; kimseye küçük çocuk muamelesi yapamam ancak; küçük bir çocuğun yaramazlıklarına tahammül göstermem gerekirmişçesine tahammül gösteririm" mesafını verdi...
En tabii hakkını kullandı...
Kendi penceresinden görüp de söylenebilecek en güzel ve doğru sözü söyledi...
Gelin görün ki "entelektüel" (bu sıfattan da gına geldi çünkü bu sıfat bize her türlü değişim ve gelişime düşman CHP aydınlarını hatırlatıyor) sınıf Hayrettin Karaman'a yapmadığını bırakmadı...
Biz ise bu tartışmadaki dürüst yaklaşımıyla "Hayrettin Karaman Hoca'nın kazandığına inanıyoruz."