Hayrettin Karaman demek istiyor ki..
Hayrettin Karaman, demokrasiyi bir rejim olarak değil inanç olarak görüyor...
Hayrettin Karaman bugünkü Yeni Şafak'ta; "iktidar Tenkit edilebilir ama" başlığı altında yayınlanan makalesinin bir yerinde şöyle diyor:
"Samimi ve yapıcı tenkit iktidarı desteklemek demektir, ülke/kamu menfaatini önde tutmak demektir, iktidara ve kamuya en büyük zararı göz yuman; işi gücü yalakalık ve yağcılık olanlardır."
*
Harika...
Ve...
Karaman Hoca yerden göğe haklı...
Ama...
Orada durmuyor Hoca...
Ve...
Daha sonra şunları yazıyor:
"Yazımda özet olarak şunu demiştim: Bir inancı, bir davası olan insanların bir iktidarı desteklemelerinin ölçütü, o iktidar ile dava arasındaki ilişkidir. Eğer iktidar -davanın sahibi olmasa da- başarıya ulaşması bakımından elverişli ise ve herkesin (başka inanç, dava ve hedef sahiplerinin de) içinde oldukları gemiyi tehlikeye sokmuyorsa desteklenir, değilse desteklenmez."
*
Yani...
Demokrasiyi bir "dava" olarak görüyor...
Yani...
Demokrasiyi bir rejim olarak değil inanç olarak görüyor...
*
Oysa...
Demokrasi bir dava falan değildir...
Çünkü dava tek yanlıdır...
Çünkü dava bilgiye, akla ve hatta egoya dayanmaz...
Dava inanca dayanır...
İnanç ise statiktir...
2000 yıl önce neyse bugün de odur.
*
Demokrasiye gelince...
Demokrasi dinamiktir...
Het türlü değişime açıktır.
O değişkenliktir ki çeşitli çıkar guruplarının oylarını Ak Parti'de toplamıştır...
*
Ak Parti bir inancın...
Bir dinin...
Bir mezhebin...
Bir ideolojinin değil...
Ortak çıkar guruplarının partisidir...
Demokrasi de zaten öyle olduğu için rejimlerin en az zararlısıdır.
*
Hasılı...
"İslam'da demokrasi olmaz" iddiasının sahipleri, Hayrettin Karaman Hoca zihniyetini çok iyi bilenler ve onun aslında ne istediğini çok iyi bilenlerdir.
KANUN TEKLİFİ VERECEKLER
Ak Parti'nin Atatürk'ü sahiplenmesi kökten laikçileri acayip rahatsız etti.
Neden mi?..
*
Atatürk ticaretinden kazanamayacaklar da ondan...
*
Utanmasalar...
"CHP'lilerden başka partililerin Atatürk'ü sahiplenmesi yasaktır" diye kanun teklifi verecekler.