Hayret!.. Şamil Tayyar’a destek verdi…
Mehmet Yakup Yılmaz bugünkü makalelerinden birinde alışılmadık bir biçimde Şamil Tayyar’a destek verdi…
GAZETECİLER.COM
- Mehmet Yakup Yılmaz bugünkü makalelerinden birinde alışılmadık bir biçimde Şamil
Tayyar’a destek verdi…
Gerçi destek “Hubb-u Ali değil
buğzu Muaviye” tadında ama olsun…
Destek, destektir…
En azından “demokratikleşme”
işaretidir…
Bakın nasıl olmuş bu
destek…
Not: (“Ali sevgisi değil,
Muaviye’ye duyulan nefret yüzünden” demektir).
Mahkemede serbest gazetede
yasak
STAR Gazetesi yazarı Şamil Tayyar,
Ergenekon Davası sanıklarından gazeteci Güler Kömürcü ile Tuğrul
Türkeş arasında geçen bir telefon görüşmesini yayımladığı için
“Haberleşmenin ve özel hayatın gizliliğini ihlal etmek” suçundan
mahkûm oldu.
Davanın detaylarına baktığınızda
şaşırmamak mümkün değil.
Mahkûm olan gazeteci, Ergenekon
Davası dosyasına dava ve iddia edilen suçla hiç ilgisi olmadığı
halde konulmuş ve bu nedenle de alenileşmiş bir telefon görüşmesini
yayınlamış.
Yani “özel hayatı ve gizliliği
ihlal eden” birileri varsa, onlar Ergenekon Davası dosyasını
hazırlayan savcılardan başkası değil.
Ama biliyorsunuz, söz konusu
savcılar halen görevlerinin başındalar ve aynı işlemleri ısrarla
tekrarlamaya devam ediyorlar.
Oysa kanun çok açık: Mahkemenin
izninden sonra dinlenilen konuşmalar, takip edilen suç ile ilgili
değilse kayıtlarının imha edilmesi, durumun ilgiliye bir yazı ile
bildirilmesi gerekiyor.
Bu savcılar, bu tür konuşmaları
imha etmedikleri gibi, bir de getirip dava dosyasına koyarak
alenileştiriyorlar.
Amaçları, bu davada yargılanan
kişilere karşı kamuoyunda olumsuz bir algı yaratmak!
Kanunu çiğniyor olmalarının nedeni
bu. Büyük bir ihtimalle şöyle düşünüyorlar: “Biz bu kadar sanığı bu
davada, bu deliller ile mahkûm ettiremeyiz. Ama öyle şeyler yapalım
ki kimse suçsuzluklarına inanmasın.”
Şamil Tayyar hakkındaki mahkûmiyet
kararı, Ergenekon Davası’ndaki bazı hukuk dışı uygulamaların, bu
davanın sonucunu ne kadar sakatlayacağını gösteren bir örnek
oluşturuyor.
Türkiye’nin geçmişindeki bazı
karanlıkları aydınlatacağı ümit edilen bir davanın, bu hale
getirilmesinin nedeni ise davayı siyasal bir gösteriye dönüştürme
çabasıdır.
Hukuk tarihi hiç kuşku yok ki bu
ağır suçu affetmeyecek.