Hasan Öztürk kaybetti...
Türkiye'nin gelmiş geçmiş en başarılı hükümetlerini kuran Ak Parti'nin dış politikalarının başarısızlığının en temel sebebi; Hasan Öztürk ve benzerlerinin bu tarz yazıları...
ABD ve AB ülkelerinin kurdukları düzen çatırdıyor
olabilir mi?..
Tabii
olabilir...
Hatta belki
de...
Yakında yıkılıp gidecek
de...
Ama...
*
O yıkılışın "adil" ve "insani" olmadıkları için gerçekleşeceği iddiası
çok kişisel...
Çok
duygusal...
Tıpkı...
Onların da aynı şeyi
Türkiye için düşündükleri kadar duygusal ve
kişisel...
*
Oysa...
Ve
yıkılacaklarsa...
Bırakalım
yıkılsınlar...
Yıkılsınlar ki “düşmanlarımızdan” kurtulalım...
Evet,
evet "düşmanlarımızdan" kurtulalım...
*
Bana göre ne ABD düşman…
Ne de AB…
Ama...
Hasan Öztürk'ün bugünkü Yeni Şafak’ta “Halkbank ve THY değil Türkiye
hedefte” başlığı altında yayımlanan yazısını okuyunca
gördüm ki…
Hem ABD ve hem de AB ülkeleri “Türkiye’ye düşman”…
*
Öyle
olmasa…
Neden Türkiye’yi hedef
alsınlar?..
Dost, dostu hedef alır
mı?..
Alıyorsa ona “dost” denir mi?..
*
Hasan Öztürk; Yeni Şafak
okurlarına, yani
seçmenlere...
ABD ile AB’nin bir numaralı düşmanımız olduğunu
anlatıyor...
Bu
durumda…
Seçilmiş iktidar için başka seçenek
yok...
ABD ve AB ile bütün ilişkileri kesecek
Hükümetimiz...
Büyük elçimizi geri
çağıracak...
Büyükelçi ve konsolosları
kovacak..
*
Peki…
Böyle bir uygulama “Aklî” mi?..
Değil ama Hasan Öztürk'e göre doğrusu
bu...
*
Türkiye'nin gelmiş geçmiş en başarılı hükümetlerini
kuran Ak Parti'nin dış politikalarının başarısızlığının en
temel sebebi; Hasan Öztürk ve benzerlerinin bu tarz
yazıları...
Hem kendileri
kaybediyor...
Ve hem de…
Ak Parti'ye ve ülkemize
kaybettiriyorlar...