Hasan Cemal'in 'soykırım' kitabı Fransa'da yayımlanacak
Hasan Cemal’in 1915: Ermeni Soykırımı kitabı Doğu Ermeniceden sonra Fransızcaya da çevrildi. Cemal’in Hrant Dink’e adadığı kitap, 19 Mart’ta Fransa’da yayımlanacak
Hasan Cemal’in 1915: Ermeni Soykırımı kitabı Fransızcaya çevrildi. Cemal’in Ermeni Soykırımı’na ilişkin kişisel serüveni olarak da okunabilecek 1915: Ermeni Soykırımı, Les Prairies ordinaires yayınevinden 1915, Le génocide arménien adıyla çıkacak. Kitap, 19 Mart’ta Fransa’da yayımlanacak.
K24 sitesinin haberine göre, Hasan Cemal, Hrant Dink’e adadığı 1915: Ermeni Soykırımı kitabında 1915’le ilgili olarak nereden nereye geldiğini özeleştirel bir dille anlatırken, Türkiye’nin “icat edilmiş” tarihine de ışık tutuyor.Kitap, 2012’de Everest Yayınları etiketiyle yayımlanmıştı.
1915: Ermeni Soykırımı, daha önce Yerevan Devlet Üniversitesi Doğu Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Türkolog Ruben Melkonyan tarafından Doğu Ermenicesine çevrilmiş ve Hrant Dink Vakfı tarafından yayımlanmıştı.
KİTABIN ADI NEDEN 1915
ERMENİ SOYKIRIMI
KİTAPTAN BİR BÖLÜM 'Düşündüğünü neden söylemeyeceksin ki?' Los Angeles, 31 Mart 2011. Kısa adı UCLA olan University of California, Los Angeles'ın Broad Hall'ünde akşam vakti yapacağım konuşmayla uğraşıyorum otel odamda. Soykırım diyecek miyim? Kafamdaki soru bu. Kurken Bey'in de Los Angeles'a geldiğimden beri bütün merakı bu, soykırım diyecek miyim, demeyecek miyim. Bu arada belki Ermeni Diasporası'nın zihniyet dünyasına bir açıdan ışık tutan bir sorusu daha var Kurken Bey'in. Ara sıra soruyor: "Türkiye'ye dönünce MİT sizi çağırır mı? Sorguya çeker mi? Bundan çekinmiyor musunuz?" N'apayım, gülüyorum. Hazırladığım konuşma taslağımın başında bir cümle var: "Sizin acınızı biliyorum, sizin acınızı anlıyorum ve bu acınızı paylaşmak için buradayım." Peki ama hangi acınızı? Soykırım acınızı mı? Yoksa sadece acınızı mı? Dilim neden böyle tutuk ki? Sanki bilmiyor muyum, Anadolu'daki etnik, düşünsel, kültürel her türlü farklılığa, çoğulculuğa son vermeyi amaçlayan o Türkleştirme ve Sünnileştirme siyasetinin İttihat Terakki döneminde başlatıldığını...'İç düşman'lardan arındırılmış bir Anadolu istendiğini... İttihat Terakki'yle cumhuriyetin kuruluşu arasındaki devamlılığı, ve bu açılardan 1915'in tarihi bir dönüm noktası olduğunu bilmiyor muydun da, dilin hâlâ tutukluk yapıyor? Biliyorum tabii. Yıllar içinde ağır aksak öğrendim. Peki o zaman, düşündüğünü neden söyleyemeyeceksin ki? Tutukluk sürüyor! Konuşma metnimin başındaki o cümleye soykırım sözcüğünü bir ekliyor, bir siliyorum. |
Cemal Paşa’nın anılarında yer alan bu ifadelerin ardından Hasan Cemal’in günümüzde yaşanan tartışmalara ışık tutan saptamasını okuyoruz:
“Dedemin bu satırlarını okuyunca, İttihat Terakki zihniyetinin bugünlere sarkan, 2000’li yılların başında da Türk milliyetçiliğini etkisi altında tutan bakış açısının, yani hep milliyetçilik yapan ve kabahati her şeyde ‘dış düşman’lara atan zihniyetinin kalıcılığını düşündüm.”
‘Sonsöz Niyetine: Taşları Yerinden Oynatınca Kızarlar!’ başlıklı son bölümde ise Hasan Cemal, okuyacak olanın da okumayacak olanın da kitapla ilgili merak ettiği bir soruya ‘Kitabın adı neden 1915: Ermeni Soykırımı?’ sorusuna cevap veriyor:
“Bazı taşları yerinden oynatmaya, bazı tabulara dokunmaya çalışırken, insanın kendi kendisine uyguladığı şiddetin bazen verdiği acıyı hiç hissettiğin oldu mu? Bu şiddeti ben Los Angeles konuşmasını hazırlarken, soykırım sözcüğüyle boğuşurken de, kendi içimde bir nebze hissettim galiba. Elimde Nilüfer Göle’nin son kitabı var kaç gündür: Mahremin Göçü. (…) Nilüfer Göle ‘Hrant Dink’in öldürülmesi, soykırımı bir kez daha yaşattı bize. Bu hepimize, Türkiye’ye yapılmış korkunç büyük bir kötülüktür’ derken ne kadar haklı...”