Hasan Cemal'e eski gazetesinden sert çıkış!

geç de olsa, AKP'yi sivilleşme, demokratikleşme adına desteklemelerinin nereye vardığının farkına vardılar. Yedikleri hurmalar, şimdi bir yerlerini tırmalar...

GAZETECİLER.COM - Başbakan Erdoğan'ın aşırı güçlenmesinden kaygı duyduğunu köşesinde yazan Milliyet yazarı Hasan Cemal'e, eski gazetesi Cumhuriyet'ten çok sert bir tepki geldi. Gazetenin ekonomi yazarı Mustafa Sönmez Hasan Cemal'e yönelik olarka Yediğiniz Hurmalar, Bir Yerinizi Tırmalar... diye yazdı.

"RTE'nin "Hasan Abisi" Hasan Cemal, 5 Ağustos tarihli Milliyet'teki yazısında diyor ki, "Evet, Başbakan Erdoğan bugün çok güçlenmiş durumda. Yüzde 50 oy var arkasında. 2000'lerin başından itibaren hayatı kendisine cehennem etmiş olan 'askeri vesayet'le, askerin sivil bürokrasideki, yargı ve üniversitedeki 'işbirlikçileri'ni fena halde geriletti. Ama Erdoğan'ın aynı zamanda iş ve medya dünyası üstündeki gölgesi de uzadıkça uzadı..." Bütün bunları şöyle kavramlaştırıyor Hasan Cemal: "Erdoğan'ın elinde gerçekten büyük bir güç toplanmış, eski deyişle temerküz etmiş durumda."

Sivilleşme ve demokratikleşme adına AKP'ye destek veren "demokrat taife"nin öncülerinden Hasan Cemal, (...) ardından, bu neredeyse gökten inerek merkezileşmiş gücü, demokrasi adına sorgulamadan, RTE'ye, "Bununla ne yapacaksın kardeş?" diyerek şöyle devam ediyor:

"Bu gücü nasıl kullanacak?... Demokratik bir anayasa yaparsa... (...) Medya ve iş dünyasının üstüne düşen gölgesini kısaltırsa... İşte Erdoğan, büyümüş olan gücünü bu yollarda kullanabilirse, askeri vesayetten sivil vesayete mi sorularının herhangi bir inandırıcılığı olmaz."

Hasan Cemal, destek verdiği neoliberal gericiliğin vardığı yerin pekâlâ farkında aslında. Ama, bu faşizme yönelmiş güç birikmesinde kendisi gibilerin vebalinin de bal gibi farkında. Ne yapacak? (...)

"Yetmez ama evetçi" diye bilinen "sol pabucumun alık demokratları"nın çoğu, neden sonra, geç de olsa, AKP'yi sivilleşme, demokratikleşme adına desteklemelerinin nereye vardığının farkına vardılar. Yedikleri hurmalar, şimdi bir yerlerini tırmalar... Tırmalar ama, mertçe gerçeklerle yüzleşmek de harçları değil. Tercihleri, daha çok, kıvırtmak, arsızlaşmak... Nereye kadar?