'Hanzala artık sana sırtını dönüyor!'
Gezi'nin yıldönümünde, akşam vakti Taksim'de, 'Ey Aziz İstanbul' diye baktığım yerde polisin sıktığı gazı yedim.
GAZETECİLER.COM - Radikal yazarı Fehim Taştekin, Gezi'nin yıl dönümünde Taksim'de polisin sıktığı gazı yiyenleri ve aynı gün aynı saatlerde Filistin için yapılan Gazze için özgürlük yürüyüşüne katılanları karşılaştırdığı yazısında, çok sert eleştiriler kaleme aldı.
Kendisinin Filistin'in haklı davasını yıllardır takip ettiğini, haberlerini yaparak destek olduğunu, ancak o yürüyüşte yer alan, özgürlük ve zulüm kavramları üzerinden İslam dünyasına ağıt yakan mümin kardeşlerinin Gezi sürecinde öldürülen 9 kurban için, kör olan 13 talihsiz için, yaralanan 820 mağdur için sesini çıkartmayarak, tepki göstermeyerek hata ettiğini yazdı.
Taştekin bunlarla da yetinmedi, Filistinin sembollerinden biri haline gelen Hanzala'nın, çizer Naci el Ali’nin çizgi karakteri 10 yaşındaki yalın ayak ve yamalı kıyafetli intifadanın generali Hanzala'nın sırtının, Gezi'ye tepki göstermeyenlere de dönük olduğunu yazdı.
İşte Taştekin'in köşesinde eleştirilerini dile getirdiği o satırlar:
"Gezi’nin yıldönümünde, akşam vakti Taksim’de, ‘Ey Aziz İstanbul’ diye baktığım yerde polisin sıktığı gazı yedim. Bir güzel âdemin kuruyemiş dükkânında soluklandım; ibretlik hikâyeler dinledim. Tarlabaşı’ndan inerken o aziz İstanbul’un silüetini mahveden boynuzu, sözüm ona İstanbul aşığı adamın eserini en münasip sözlerle selamladım.
Sarayburnu’na döndüm, insan selini gördüm; ‘Gazze için özgürlük yürüyüşü’ vardı. Yukarıdakinin aksine gazsız, polissiz ve şiddetsiz.
Bana kimse Gazze duyarlılığından bahsetmesin; Filistin, aklımın
erdiği ilk günden beri kalbimdeki sızıdır. Kudüs Ey Kudüs başucu
kitabımdır. Zor zamanda kitabın ortasından konuşmak da
fikrin namusudur. Sahil boyunca içimi kemirdi, sormadan
edemedim: Peki, özgürlük ve zulüm kavramları üzerinden İslam
dünyasına ağıt yakan mümin kardeşim! Polisin öldürdüğü 9 kurban
için, kör ettiği 13 talihsiz için, yaraladığı 820 mağdur için
söyleyecek bir sözün yok mu?
Kurbanları anan gençler gaza boğulurken, coplanırken,
tekmelenirken, Filistin’deki zulmün bir benzeri yukarıda icra
edilirken senin adalet adına, hürriyet adına, insanlık adına
verebileceğin bir tepki yok mu? Uzaktaki zulme ses verip
yakınındakine göz yumarken için rahat mı?
Sen iktidarın himayesinde ötekilerin zulmünü lanetlerken aynı
hükümetin her türlü şiddeti reva gördüğü gençlere Mısır’ın Rabia ve
Esma’sını, Filistin’in Hanzala’sını nasıl anlatacaksın? Bil
ki Hanzala’nın sırtı artık sana da dönüktür! Filistinli
Naci el Ali’nin çizgi karakteri Hanzala, 10 yaşında kendini
topraklarından süren işgalciye ve zulme sessiz kalanlara sırtını
dönmüştü. En çocuksu isyandı! Ayakları çıplak, omuzu yamalıydı!
Sarayburnu’nda dizili lüks Audilerde anahtarlık olsun diye
çizilmemişti! Demem o ki dün dayağını yediğin düzenin zırhı
oluverdin, sırf artık abdetstli diye... Sen ki “Kıyamet
kopuyor olsa bile elindeki fidanı dik” diyen peygamberin
ümmetisin! Ne var ki muktedir, birilerine söz verdiği AVM için göz
diktiği ağaçlara sarılan insanları ‘terörist’, ‘ayyaş’,
‘çapulcu’ diye yaftalarken, “Camide içki
içtiler” ve “Bacıma saldırdılar” diye
iftira atarken sessizsin!
Sen ki “O, iş başına geçti mi bozgunculuk yapar, ekini ve
nesli helâk eder” diyen kitabın müminisin! Ama şehrin
talan edilmesine direnirken gözlerini yitiren 13 güzel insanın
yüzüne bakabilecek durumda değilsin! Geleceğini
garantilediğin TOKİ ile avunurken HES’lerle yaşam alanları tamamen
mahvedilen köylülerin sesine sağırsın!
Yalanla, talanla, iftirayla, sözlü ve fiili şiddetle abad
olunamayacağını iyi bilirsin. Ama “Polis talimat aldı,
A’dan Z’ye gereğini yapacak” diyen muktedire gereği nedir;
dövmek mi, öldürmek mi, boğmak mı diye sormazsın! Bir
gencin katil zanlısı polisi tutuklamazken Gezi eylemcisine 98 yıl
isteyen adalete kefilsin! Bir de #ihanetinyıldönümü diye
hashtag atarsın… İktidar uğruna tüm kutsalları tüketilen
mümin kardeşim!
Sen yolsuzluğa, kibre, yalana, tahkire saranlarla saf tuttukça Müslüman’ın yakasına yapışan kirin de ortağısın! “Bugün de direndik elhamdülillah!” diyen gencin ihaneti, muktedirin içindeki diktatörü açığa çıkarmasıydı. Güzel bir ihanetti, bilesin!