Hangi yazarlar Araf'ta bekleyecek?..

Biz, Ekrem Dumanlı dostumuza “Kolaylık” olsun diye “Araf”ta bekleyecek bazı yazar isimleri tespit ettik…

GAZETECİLER.COM - Önce bunun nereden çıktığını anlatalım.
Haberi GAZETECİLER.COM’da okumuş olmalısınız…
Ama kısaca bir kez daha hatırlatalım…
Önceki akşam TRT 2’de Tuluhan Tekelioğlu’nun programına konuk olan Ekrem Dumanlı “tasfiye olacak" ve "ayakta kalacak" gazetecilerle ilgili yazılarına gelen tepkilere üçüncü bir yazı ile karşılık vereceğini söylemiş...
Üçüncü yazısının konusunu, “Araf’ta kalacaklar olacak”mış…
Kimmiş bunlar?..
İsim yok, tarif var…
“Demokrasi iyidir ama, insan hakları iyidir ama, sivil toplum iyidir ama” diye başlayıp devam edenler kalacaklarmış “Araf”ta…
“Araf” ne demek onu da biz açıklayalım…
Ebedi dünyada, cennet ile cehennem arasında olduğuna inanılan bir yer…
Bir tür “bekleme odası”…
Yeniden doğuşçulara göre “Spatyum”…
Ölü, ahret gününde spatyumda, cennete ya da cehenneme gitmeden önce bir vicdani hesaplaşma yaşar…
Biz, Ekrem Dumanlı dostumuza “Kolaylık” olsun diye “Araf”ta bekleyecek bazı yazar isimleri tespit ettik…
Umarız ondan önce davrandığımız için bize kırılmaz…
Şimdi gelelim, Araf’ta bekleyecek yazarlara…
1.)       Ahmet Hakan: Her makalesinde, çakmaya hazırlandığı kişi veya kurum ya da düşünce için önce güzel bir yıkama yağlama yapar, “ama, lâkin, fakat, ancak” bağlaçlarından birini koyduktan sonra başlar çakmaya… Araf’ta ilk görülenlerden ve ünlülerden biri olarak bekleme süresinin de çok fazla uzun olacağı tahmin edilmektedir…
2.)       Derya Sazak: Henüz yolunu tam olarak bulamamış olmakla birlikte; siyasal iktidara yakın durması patronaj tarafından telkin edilmekte ancak bu telkinlere karşı direniş devresi geçirdiği için Ahmet Hakan’ın tersine; siyasal iktidara yakın duranlara (fikir, zikir vb.) önce geçirmekte sonra övmektedir. Araf’ta çok fazla kalmayacağı sanılmaktadır.
3.)       Güngör Mengi: Sırtında büyük bir ticari sorumluluk olduğu için (VATAN Gazetesinin mali işleri) yazılarında en çok “ama, lakin, fakat, ancak” bağlaçlarını kullanan, hem siyasal iktidara ve hem de Ergenekonculara ters düşmemek için; Ahmet Hakan modelini uygulayarak: önce çakmakta sonra “çakma bağlacı” olduğu kabul edilen “ama, lakin, fakat, ancak” bağlaçlarından birini kullanarak hücuma geçmektedir. Araf’taki bekleme süresi konusunda; görevli meleklerle kuracağı ilişkinin etkin olacağı kanaati hâkim görüştür…
4.)       Mahir Kaynak: Konusunun en büyük uzmanı olup, ustalığıyla Ahmet Hakan’a “öncülük” etiği ileri sürülmektedir. Araf’ta bekleme süresi konusunda çeşitli görüşler olmakla birlikte Ahmet Hakan’la birlikte önce “cehennem”e oradan da “cennet”e gidecekleri zannedilmektedir…
5.)       Sami Kohen: En eski “ama, lakin, fakat, ancak”çılardan olup, bu işlevini lâyığı veçhile sürdürmektedir ancak (buyurun buradan yakın) yaşı ilerlediği için envanterden düşürüldüğü ve belki de hiçbir zaman öbür dünyaya gönderilmeyeceği dedikodusu yapılmaktadır.
6.)       Taha Akyol: Her ne kadar “Ayakta” kalacağına kesin gözüyle bakılmakta ise de Erdoğan - Doğan kapışmasında “ama, lakin, fakat, ancak” bağlaçlarını çok kullandığı için; Araf’ta bir çay içimliği bekletildikten sonra “Cennet”e kabul edileceği (cehenneme uğramayacağına kesin gözüyle bakılmaktadır) düşünülmektedir…
 
Bu isimler daha da çoğaltılacaktır elbette ancak; biz bunu Ekrem Dumanlı’ya bırakmanın daha doğru olduğu kanaatindeyiz…
Bu Ekrem Dumanlı muhteşem bir medya yöneticisidir… Çok da başarılı olmuştur ancak, lakin, ama, fakat aldığımız bir istihbarata göre ayakları çok fena kokmaktadır(!)…