Haluk Şahin'den Yunanistan için ilginç analiz

Radikal Yazarı Haluk Şahin,  Yunanistan'da yaşanan ekonomik krizin gerekçelerini analiz ederken ilginç bir de iddia ortaya atıyor: "Acaba Yunan medyası, yolsuzlukların üzerine gitse bugün ülke bu hale gelir miydi?"

İşte Şahin'in ilginç tespit ve analizlerinin yer aldığı yazısından bir bölüm:

Yunanistan’da ve dünyada pek çok kişi ‘Niçin böyle oldu’ sorusunu soruyor.
‘Böyle’ derken neyi kastettiğimi biliyorunuz: Ekonomik iflas, toplumsal yılgınlık, kitlesel öfke krizi...
Önceki gece TV 8’de yaptığım yorumda şu soruyu sordum:
“Acaba Yunan medyası, bol paranın getirdiği cümbüşe katılarak asıl işini unutmamış olsa, soruşturmacı gazetecilik yaparak çevirilen dolapları ifşa etmiş olsa, yabancılarla işbirliği yapılarak makyajlanmış bilançoları halka duyurmuş olsa gene de böyle olur muydu?”
Cevabım: Elbette olmazdı!
Medya, Dördüncü Güç olarak ‘toplumsal alarm sistemi’ görevini hakkıyla yapsaydı, işler bu noktaya gelmezdi. Soruşturmacı haberciler, örneğin, AB’ye bildirilen zeytin ağacı sayısın fena halde şişirildiğini belgeleriyle ortaya dökseler gereken önlemler alınır, ülke ekonomik yıkının ve anarşinin eşiğine gelmezdi.
Yunanistan’ın son günlerde yaşadıkları benim uzun yıllardır söylediğim bir şeyi bir kez daha doğruluyor:
Bir ülkede soruşturmacı habercilik yapılabilip yapılamadığı (ki özgür ve bağımsız medya organları gerektirir) bir medya sorunu değildir, bir demokrasi sorunudur.
Sağlıklı ve sürekli soruşturmacı habercilik yapılamayan bir ülke, dışındaki cila ne kadar göz alıcı olursa olsu, için için çürümektedir. 

"Komşuda pişer, bize de düşer. Bu tartışmadan bizim de öğreneceklerimiz olacaktır." diyen Şahin'in yazısının tamamını okuyabilirsiniz.