Günün yazarı M.Said Arvas
Günün Yazarı seçtiğim M. Said Arvas'ın dünkü Türkiye gazetesinde "Kimi seversen sev bir gün ayrılacaksın" başlığı altında yayımlanan yazısını lütfen okuyun...
Ziya Paşa der ki:
“Ya bister-i kemhada ya viranede can ver
Çün bay u geda hake beraber girecektir”
*
Ne demek mi?..
Arama motorlarından birinde kolayca bulabilirsiniz mealini…
Ama önce…
Günün Yazarı seçtiğim M. Said Arvas'ın dünkü Türkiye gazetesinde
"Kimi
seversen sev bir gün ayrılacaksın" başlığı altında
yayımlanan yazısını lütfen
okuyun...
KİMİ SEVERSEN SEV BİR GÜN
AYRILACAKSIN
Hadis-i şerifte buyuruluyor ki: "Ne kadar yaşarsan yaşa, bir gün
öleceksin. Kimi seversen sev bir gün ayrılacaksın. Ne yaparsan yap
(ister iyi, ister kötü) karşılığını göreceksin."
Kim ömrünün uzun olmasını istemez ki! Herkes "mümkün olsa da hep
yaşasam" temennisinde bulunur. Hayat şartları zor olsa bile
insanlar yaşamaktan memnundur.
Dualarımızda da bunu hatırlarız. Birisinden bir iyilik
gördüğümüzde; "ömrün uzun olsun, çok yaşa" diye dua ederek karşılık
veririz.
Aslında çok yaşamak, salih amelle olursa nimettir... Benî Hay
kabilesinden iki kişi gelip Müslüman olurlar.
Peygamberimiz (aleyhisselam) onlara bir ev tahsis ettirir.
Beraberce aynı evde, aynı ibadetleri yaparak ömür geçirirler.
Bunlardan birisi, bir muhârebede şehid olur, diğeri yalnız kalır ve
bir sene sonra o da hastalanır ve vefât eder. Eshab-ı kiramdan
birisi bunları rüyasında görür, bakar ki; bir sene sonra vefat
edenin derecesi daha yüksek. Hayret eder! Çünkü o şehid olanın
derecesinin daha yüksek olacağını tahmin etmektedir. Durumu sevgili
Peygamberimize arz eder ve sorar:
-Ya Resulallah! Halbuki ben şehid olanın derecesini daha yüksek
biliyordum.
Bunun üzerine şu cevabı alır:
-Elbette bir sene sonra vefat edenin derecesi daha yüksektir. Çünkü
o, diğerinden bir ay daha fazla oruç tuttu. (Nafileler hariç) altı
bin rekât ondan fazla farz namazı kıldı, şu kadar dua etti, şu
kadar ibâdet etti...
Ölüm olmasaydı yeryüzüne sığmazdık, Rabbimiz Âdem babamızla Havva
annemizi dünyaya gönderdi. Bunların çocuklarının olacağını melekler
öğrenince dediler ki:
"Bunlar arttıkça artacak ve yeryüzüne sığmayacaklar!"
Bunun üzerine Rabbimiz şöyle buyurdu: "Onlar ölecekler, sürekli
yaşamayacaklar."
Melekler bu defa dediler ki:
"O zaman da hayatın tadı kalmaz. Sonu ölüm olan bir ömürden ne
lezzet alınabilir!"
Buna da şöyle cevap geldi:
"Onlara gaflet, unutkanlık veririm, unuturlar ve yaşamaya devam
ederler."
Bir gün yakışıklı bir padişah aynaya bakar, vezirine der ki:
-Ölüm olmasaydı hayat ne kadar güzel olurdu, değil mi?
Vezirin cevabı manidardır:
-Padişahım, iyi ki ölüm var, ölüm olmasaydı ne siz padişah
olurdunuz, ne de ben vezir!..
Ömür çok uzun olsa da, mademki sonu ölümle noktalanıyor kısa
sayılır. Sayılı günler çabuk geçer demişler.
Bin yıl da olsa ömrümüz, bir gün gibi geçecek. Hadis-i şerifte
buyuruluyor ki: "Ne kadar yaşarsan yaşa, bir gün öleceksin. Kimi
seversen sev bir gün ayrılacaksın. Ne yaparsan yap (ister iyi,
ister kötü) karşılığını göreceksin."