Günün muhabiri Muharrem Sarıkaya
Muharrem Sarıkaya ise bugünkü HaberTürk’te “Müzakere dönemi...” başlığı altında harika bir haber analiz yapıyor…
Medyamızda “haber eksikliği” yok maşallah…
Ama…
Hemen hepsi ajans haberi…
Ya da…
Birkaç muhabir aynı kaynaktan beslendiği için sadece birkaç
gazetede birkaç
muhabirin farklı üslupla yazdıkları aynı haberler var...
*
Her zaman yazıyor, söylüyorum.
Medyamızın en büyük eksikliği “özel haber” ile “haber
analiz”…
*
Diyelim ki özel habercilik pahalı ve aşırı rekabetten dolayı çok
zor…
O halde haber analizlerle olayların perde arkasını yazın…
“Ne oluyor?” sorusu anı anlatır…
Oysa siz “ne oluyor” sorusuna değil, “Ne oldu? Neden oldu?
Olayların özneleri
kimler, nesneleri kimler?” sorularına cevap
aramalısınız.
Ki…
Olayın gelecekte nelere sebep olacağını da açıklayabilesiniz.
*
Çok fazla “akıl verir gibi” oldu ama kusuruma
bakmayın lütfen.
Yaşıma ve deneyimlerime verin.
*
Bugün gazetelerde özel haber yok…
Emrah Serbes’in (Sonunda “t” yokmuş…) ifadeleri özel imzayla
verilmiş ama
derinliksiz ve birbirinden farksız.
Belli ki yine aynı kaynak…
*
Muharrem Sarıkaya ise bugünkü HaberTürk’te “Müzakere
dönemi...” başlığı
altında harika bir haber analiz yapıyor…
Şu tespite bakar mısınız:
*
(Referandum) Sonrasında ABD, Rusya ve AB’nin birlikte kotarma
konusunda
anlaştığı müzakere sürecinin yürütülmesi aşamasına geçilecek...
Bunu görmek için Washington’dan gelen “Zamansız oldu ama
oldu bir kere”
açıklaması ile Moskova’nın “Kürtlerin milli gayelerini
saygıyla karşılamakla
birlikte, Irak’ın toprak bütünlüğünün korunması öncelik
taşımalı” açıklamasını
görmek yeterli.
Putin’in Ankara ziyaretinden bir gün önce Moskova’dan gelen
açıklamanın
zamanlaması da manidar...
*
Demek ki neymiş?..
Atı alan Üsküdar’ı çoktan geçmiş…
Bağırışlar, çağırışlar, itirazlar “yiğitsin deyip candan, cömertsin
deyip maldan”
etmek içinmiş…
*
Yani…
Halen referandumu yazmak klavye ishalinden başka bir şey
değilmiş…
*
Tebrikler Muharrem Sarıkaya…
Günün muhabiri olmak için mükemmel bir haber analiz…