Günün bombasını Mehmet Acet patlattı
Yeni Şafak yazarı Mehmet Acet, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun darbe girişimine Müslüman bir ülkenin 3 milyar dolar para desteği verdiğini söylediğini aktardı.
Mehmet Acet, bugünkü “15 Temmuz’u fonlayan Körfez
ülkesi” başlıklı yazısında, Bakan Mevlüt Çavuşoğlu’nun İstanbul
Beyoğlu Belediyesi’nin birkaç ayda bir düzenlediği “Beyoğlu
Buluşmaları”na katıldığını belirtti.
Acet, Bakan Çavuşoğlu’nun konuşmasını şöyle
aktardı:
“CEVAP TAHMİN ETTİĞİMİZ
GİBİYDİ”
“Uhdesindeki konularla ilgili ufuk turu yapan Çavuşoğlu,
konuşmasının bir yerinde ‘Türkiye’deki darbe girişimine parasal
destek sağlayan bir Müslüman ülkeden’ söz edince kulak
kabarttık.
Bakanın ağzından duyduğumuz cümle şöyle bir şey
idi:
‘Türkiye’deki darbe kalkışmasına, hükümeti gayrı meşru
yöntemlerle devirme çabalarına bir ülkenin 3 milyar dolar para
desteğini sağladığını biliyoruz. Üstelik bu, Müslüman bir
ülke.’
Konuşma devam ederken, ‘Çavuşoğlu hangi ülkeyi işaret
ediyor?’ diye sorduk.
Cevap tahmin ettiğimiz gibiydi.
‘Birleşik Arap Emirlikleri…”
“CUMHURBAŞKANI’NIN BU SÖZLERİ
ÇAVUŞOĞLU’YLA KESİŞİYOR”
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da geçen Cuma akşamı AKP
teşkilatlarına verdiği iftarda “15 Temmuz’a sevinenler” ifadesini
kullandığına dikkat çeken Mehmet Acet, şunları yazdı:
Erdoğan, ‘Darbe girişimi olduğu zaman Körfez’de kimlerin buna
sevindiğini çok iyi biliyoruz’ deyip, şöyle devam etti:
‘Birilerinin istihbarat örgütleri varsa bizim de var. Kimlerin o
geceyi nasıl geçirdiğini çok iyi biliyoruz. Türkiye’de ne oldu, ne
oluyor, bitti mi, gidiyor mu, darbe neticeye ulaştı mı, ulaşıyor
mu? Bunu takip edenleri çok iyi biliyoruz. Nasıl paralar
harcandığını çok iyi biliyoruz.’ Özellikle son cümleye dikkat.
‘Nasıl paralar harcandığını çok iyi biliyoruz.’ Cumhurbaşkanı’nın
bu sözleri, 5-6 ay önce Beyoğlu buluşmalarında konuşan Dışişleri
Bakanı Çavuşoğlu’nun daha açık şekilde telaffuz ettiği konuyla
kesişiyor.”
3 MİLYAR DOLAR NEREYE NASIL HARCANDI?
Mehmet Acet, “Katar krizinin en şahin aktörünün Birleşik Arap
Emirlikleri olduğunu biliyoruz” diyerek yazsını şöyle
sürdürdü:
“Bu körfez ülkesinin ismi, Türkiye’de sadece 15 Temmuz
bahsinde değil, çok daha öncelerden, Gezi eylemlerinden beri
kulağımıza çalınıyor. 3 milyar dolar çok ciddi bir rakam.
Cumhurbaşkanı'na bu bilgileri veren istihbarat teşkilatı, bu
paraların nerelerde nasıl harcandığı konusunda da mutlaka fikir
sahibi olmalı. Belki o bilgiler de ortaya çıkar. Ancak biz, açık
kaynaklardan bu paraların bir kısmının son krizde nasıl
harcandığına dair bir takım verilere şimdiden sahibiz.
Mesela…
Ortadoğu’dan haberler, yorumlar geçen Middle East Eye isimli
yayın kuruluşunun baş editörü David Hearst şu bir haftalık Katar
kriziyle ilgili çok çarpıcı bir iddiada bulundu. Dedi ki: ‘Katar
krizi patlak vermeden önce ABD basınında Katar ve teröre verilen
destek başlığıyla 14 haber/makale yayınlandı. Normalde ABD
basınının bugünlerde Katar ile ilgilenmesini gerektiren bir durum
yoktu. Ama bu haber ve makaleler parayla hazırlatıldı.’ Nasıl ama?
ABD basını deyip geçmeyelim lütfen. Onların yer yer ülkemizde de
hissettiğimiz şöyle bir gücü var. Herhangi bir ABD gazetesinde
çıkan bir haber, tercüme yoluyla dünyanın her yerinde kolayca
yayılıp, ses getirebiliyor. Bu kadar güçlü yayılım gücüne
sahip basın kuruluşlarına az para ödenmemiştir
herhalde.”
TÜRKİYE ALEYHTARI HABERLER DE
Mİ PARAYLA YAZDIRILDI?
“Körfez krizi patlak vermeden önce Katar aleyhine yapılan 14
haber/yorum para karşılığı yapıldıysa eğer, ABD’nin koca koca
gazetelerinde yayınlandığında tek elden yönetilen bir kampanya
olduğu apaçık belli olan Türkiye konulu haberlerin bedavaya
gittiğini düşünebilir miyiz?” diyen Mehmet Acet yazısını şöyle
sonlandırdı:
“Hele hele bir Körfez ülkesinin Türkiye’deki yönetimi
devirmek için 3 milyar dolar fon sağladığını düşünecek olursak.
Şimdilik cevabı bizde olmadığı için sadece soralım. Acaba, 2013
sonbaharında ABD basınında aynı günlerde yayınlanan
haber/yorumlarla ülkenin tepe yöneticilerini doğrudan hedef alan,
bir kara propaganda olduğu hemen belli olan tezviratlar Birleşik
Arap Emirlikleri fonuyla mı beslendi? Bir acabamız daha var. Acaba,
15 Temmuz’a giden yolda yine ABD basınında ‘Türkiye’de yakında
darbe olabilir’ temasıyla çıkan haberler siparişle, parası ödenerek
yapılmış haberler mi idi? 3 milyar dolar para az mı? Kim bilir bu
kirli paralar başka kimin cebine hangi misyonu üstlendiği için
girdi?”