Güneş Milliyet'e veda etti! Peki diğerleri?

CHP Parti Meclisi'ne giren Hurşit Güneş bugün Milliyet okurlarına veda etti. Peki CHP'deki diğer gazeteciler gazeteclerinden ayrılacak mı?

GAZETECİLER.COM - Milliyet gazetesinin ekonomi yazarı Prof. Dr. Hurşit Güneş, hafta sonu CHP Parti Meclisi'ne seçilmesinin ardından Doğan Grubu'nun yayın ilkeleri çerçevesinde bugün son yazısını yazdı. 

SİYASETÇİ GAZETECİLER BIRAKACAK MI?
Pazar günü yapılan CHP Kurultayında bazı gazeteci ve yazarlar Parti Meclisi'ne seçilmişlerdi. Şimdi kulislerde bu isimlerin siyaset ile gazetecilik arasında tercihte bulunması gerektiği konuşuluyor.
İşte o gazeteciler:

MEHMET FARAÇ: Cumhuriyet gazetesi Yurt Haberler Servisi şefi ve Cumhuriyet yazarı. Dün CNN'de katıldığı canlı yayında "okurlarım isteyene kadar yazmayı sürdüreceğim" dedi.

ENVER AYSEVER: SKY Türk'te Aykırı Sorular programını yapan Aysever, gazeteciler.com'a yaptığı açıklamada "gazeteci tarafsız olmak zorunda değil, bağımsız ve adil olmak yeterlidir" dedi ve gazeteciliği bırakmayacağını açıkladı.

SÜHEYL BATUM: Anayasa Profesörü Batum hem Vatan hem de Cumhuriyet gazetelerinde köşe yazıyor. Ancak her iki köşesinden de ayrılıp ayrılmayacağına dair bir açıklama yapmadı.
CHP'li eski bakan Turhan Güneş'in oğlu Hurşit Güneş, bugünkü köşesinde gazetecilik macerasını da anlattı:  

"Köşe yazarlığına 1989 yılında yerel bir gazetede başladım. Bu serüven daha sonra Yeni Yüzyıl ile ulusal bir gazeteye taşındı. 10 yıl önce de Milliyet'e geldim. Çocukluğumdan beri her sabah evime Milliyet girer. Annem hâlâ sadece Milliyet okur. Bu nedenle Milliyet'te yazmak benim için muazzam bir mutluluk olmuştur. Böylece annem Ankara'da oturmasına rağmen haftanın en az 3 günü benim resmimi görüp yazımı okurdu."

HURŞİT GÜNEŞ "ELVEDA" DEDİ

"Şimdi buna elveda demek zorundayım." diyen Prof. Güneş yazısına şöyle devam etti:

"Çünkü Doğan Yayın Holding'in Yayın İlkeleri var ve ikinci maddesi şöyle diyor; "Gazeteci, mesleki çalışmalarını her türlü çıkar ve nüfuz ilişkisinin dışında tutar, herhangi bir siyasi partide aktif görev almaz." CHP'nin geçen hafta gerçekleşen 33. Olağan Kurultayı'nda Parti Meclisi'ne seçilmem aktif görev sayıldığından ayrılmam gerekiyor. Bazı gazeteci arkadaşlar benim gazeteci olmadığımı, sadece ekonomist bir bilim adamı olmam nedeniyle köşe yazarlığı yaptığımı belirtse de, kimileri de (herhalde her gün yazdığımı düşünerek) "ayrılmalı" diye yazdılar. Kuşkusuz ben de ayrılmayı daha doğru buluyorum. Siyasetçi mesajını gazete köşesinden vermez.

"1991 yılında milletvekili adayı olduğumda üniversitede odamda ağlamıştım."
diyen Güneş, yazısına "Seçilemedim, döndüm. Sevindim desem yeri olur. Çünkü akademik hayattan ayrılmak beni çok yaralamıştı. Şimdi benzer duygular yaşıyorum." şeklinde devam etti.

Siyasetçi bir aileden geldiğinin altını çizen Güneş, CHP içindeki her kademede siyaset yaptığını, anlattığı yazısında köşe yazmanın ne kadar keyifli olduğunu da anlattı:

"... Köşe yazarlığı da bana hep müthiş bir keyif verdi. Özgürce her gün köşemde yüz binlerce kişiye seslendim. Liderler hariç, siyasetçilerin böylesi bir olanağı olmadığını biliyoruz. Ve her yazımı bitirdiğimde tarif edilemez keyif aldım. Ertesi sabah erkenden, gazeteyi açar açmaz doğrudan yazımı bulup tekrarla okuduğumda bu keyif katmerleşti."


Doğan Yayın Grubunun "ya siyaset ya gazetecilik" ilkesinin sarsıcı olduğunu da ileri süren Güneş, şöyle devam etti:

"Açık yüreklilikle ifade edeyim ki, Doğan Yayın Holding'in bu ilkesi yerine YÖK'ün böyle bir kuralı olsaydı daha az sarsılırdım. Ama veda zamanı geldi. Beni bundan sonra Milliyet'te okuma fırsatınız olmayacak. Benim de Milliyet aracılığıyla sizlere ulaşma ve fikirlerimi aktarma olanağım olmayacak. Hem Milliyet'i, hem de sizleri gerçekten çok özleyeceğim."

Yazısını "Milliyet tabii her gün evime girmeye devam edecek. Ama artık annem her sabah benim resmimi görüp, yazımı okuyamayacak." diyerek tamamlayan Güneş'in yazısının tamamını okuyabilirsiniz.
İndirim Sezonlarında Akıllı Alışveriş: En İyi Fırsatları Yakalamanın Yolları