Gitti Kartel, geldi Sert El...

ADNAN BERK OKAN

28 Şubat sürecinde kartel medyası vardı…
Gazetelerinde ve televizyonlarında siyasal iktidar övülür, muhalefete muhalefet edilirdi.
Bugün iktidardan yana olan İslâmi Medya da haklı olarako "vahşice yanlı" yayıncılığı eleştirirdi…
Şöyle de diyebilirim:
Kartel televizyonlarında “Tartışma” adı altında yapılan programlarda körler sağırlar birbirlerini ağırlarlardı…

Kartel Madyaya ait haber kanalları CNN-TÜRK ve NTV ile popüler kanallar SHOW, KANAL D, atv ve STAR ise sözleşmiş gibi sürekli olarak iktidara övgü düzerken, muhalefet partilerini yerin dibine sokup çıkarıyordu…
Muhalefet sözcüleri bu kanallara davet edilmiyor, ekranda sadece hükümeti destekleyen yazarlar bir araya gelip muhalefeti eleştiriyorlardı…
Merhum Ufuk Güldemir'in yönetimindeki HABERTÜRK ise o günlerde muhalefetle iktidara eşit mesafede yer almayı başarabiliyor hatta muhalefete biraz iltimas bile geçiyordu…
Ve semeresini "En çok izlenen" TV kanalı olaral da alıyordu...

Geleyim bugüne..
O günün kartelinden geriye kalan sadece 2 haber ve 3 popüler kanal var bugün....
CNN-TURK ve NTV...
Popüler kanallar ise KANAL D, STAR; SHOW…

KANAL D ve SHOW gibi iki popüler kanal gerek siyasi tartışmalarda ve gerekse de haberlerde iktidar ve muhalefet arasında son derecede “Adil” davranıyor…
atv hükümete, STAR ise muhalefete “angaje” olmuş durumda…

CNN-TÜRK, NTV ve Yiğit Bulut’un sunduğu programlar hariç HABERTÜRK de keza son derece bağımsız, yansız ve objektif…
Bütün siyasi partilere eşit hak tanıyor…
Yiğit Bulut da farklı görüşleri konuk ediyor ama hükümete muhalefet eden parti sözcülerini ya da iktidarın icraatlarını onaylamayan yazarları azarlayarak siyasal iktidardan yana tavır alıyor…

İslâmi kanallar ve yayın politikası “sekuler” gibi görünmekle birlikte her konuda hükümete destek verdiği bilinen atv’deki tartışmalara baktığımda tek bir “muhalif” görüşe rastlayamıyorum…
Hangi kanallar bunlar?..

En başta Kanal 24…
Hele dün geceki program konukları bağımsız birer gazeteci - yazar - akademisyen değil de sanki Ak Parti milletvekiliydiler...
Haliyle inandırıcılıktan yoksundular...
Diğer konuklar için bir şey söylemek istemem onlar zaten Ak Parti iktidarı ile eklemlenmiş kişiler...
Peki ama Sedat Laçiner için ne diyeyim?..
Onu ilk kez bu kadar "Hükümet Yanlısı" gördüm...
O kadarla kalsa iyi...
Muhalefeti o kadar aşağıladı ki şaşırdım...
Bir an için "Hüseyin Çelik'i, Suat Kılıç'ı veya Mustafa Elitaş'ı mı dinliyorum acaba?" diye kuşkuya bile düştüm...

Hükümeti "kör gözüm parmağına" zihniyetiyle destekleyen diğer kanallar ise Samanyolu, Kanal 7, Kanal A, Net TV, atv, CINE 5…
Bu kanallar, muhalif sözcülerini davet etmedikleri için güvenilirliklerini yitirdiklerini göremiyorlar mı?..

Keşke bütün kanallarımız bütün farklı görüşlere eşit imkân verse…
En başta da 28 Şubat sürecindeki tek seslilikten en çok şikâyetçi olan İslâmi kanallar yapsa bunu…
TMSF yönetimindeki CINE 5 tam da satış sürecinde keşke, satılmadan önceki atv gibi "Yansız" kalabilse de değerini yükseltse...
Unutmasınlar ki Ak Parti’yi iktidar yapan etkenlerden biri, o dönem kartel medyasındaki tek sesliliktir…
O kadar ki o tek seslilik Ak Parti'yi "mağdur" konumuna taşımış, halkın sempatisini toplamasına sebep olmuştur...

Temennim değil tespitim şudur ki hükümete, halkın genelini "irrite" edecek ölçüde “destek” verirken, "muhalefeti" de "mazlum" duruma düşürecek ölçüde aşağılayan kanallar bilhassa CHP’nin ve son derecede sakin görüntü veren genel başkanının ekmeğine yağ sürmektedir…

Hâsılı...
Kart El gitti yerine daha beter ve çok Sert bir El geldi...

adnanberkokan@gmail.com