Geçmiş olsun Aylin Duruoğlu…
Savcılarımız ve hâkimlerimiz “tutuklamanın” tâlî, “tutuksuz yargılama”nın aslî olduğunu ne zaman anlayacaklar acaba?..
ADNAN BERK
OKAN
Önünde sonunda “HUKUK”
kazanıyor ama acı çeken insanların yaşadığı o çileli günleri silmek
mümkün olmuyor…
Tıpkı, hiç tanımadığı ve ilk kez duruşma salonunda gördüğü
kişilerle ‘örgüt üyeliği’ suçlamasıyla yargıç önüne çıkan
VATAN Gazetesi web sitesi Genel Yayın
Müdürü Aylin Duruoğlu’nun başına gelenler gibi…
Yargı, bu genç kadının tam 10 ayını çaldı…
10 ay; 300 günden fazla yani…
7200
saat…
Geri gelir mi?..
Kimin çalınan zamanları geri gelmiş ki Aylin
Duruoğlu’nun gelsin…
***
Savcılarımız ve hâkimlerimiz “tutuklamanın”
tâlî, “tutuksuz yargılama”nın
aslî olduğunu ne zaman anlayacaklar acaba?..
Bir yargı düşünün ki; “okullar olmasa milli eğitimi ne
kolay yönetirdim” diyen Hamza Paşa gibi,
“bir şüphelinin kaçmasını önleyecek tedbir alınmasını
sağlayacağıma tıkarım onu hapse, bakarım rahatıma” diyen
savcı ve hâkimlerimiz hukuka değil ama yargıya olan güveni giderek
“yok” ediyorlar…
***
"Ergenekon" adı verilen kovuşturma ve en son
"Balyoz" denilen soruşturma nedeniyle
tutuklananların hepsi değilse de onda dokuzu büyük
olasılıkla beraat edecekler...
Peki; aylardır ve hatta
yıllardır yitip giden özgürlüklerinin hesabını hangi savcı ya da
hâkimden soracağız; sorabileceğiz?..
Unutmayınız...
Yerine koyabileceğimiz başka bir kurum olmayanlardan biri de
"Yargı" dır...