Gazeteler bindiği dalı kendisi kesiyor
Habertürk yazarı Yavuz Semerci bugün köşesinde Habertürk'ün Binnur Kaya'nın oynadığı reklamlarından yola çıkarak ilginç bir medya analizi yaptı.
GAZETECİLER.COM
- Habertürk yazarı Yavuz Semerci
bugün köşesinde Habertürk'ün Binnur Kaya'nın oynadığı
reklamlarından yola çıkarak ilginç bir medya analizi yaptı.
"Reklamda ağır bir tahrik" olduğunu "Reklam, gazete tirajlarının denetlenemediğini vurguluyor" diyerek kabul eden Semerci, sektörde güvenin hızla tükendiği gerçeğinin altını çiziyor.
REKLAM VEREN RAKAMLARA NASIL İNANACAK?
"Reklam verenler gazetelerin tiraj rakamlarına nasıl inanacak? İnternetin yıkıcı etkisiyle birleşen bu güvensizlik, tüm gazete patronları için tehlike işareti sayılmalı. Son sözü başa çekeyim: Ne derseniz deyin, ben reklam veren olsam, tirajı denetlenmeyen gazetelere reklam vermezdim. Bırakın tirajın toptan denetlenmesini, satış rakamları mahalle mahalle açıklanmalı."
RAKAMLAR AÇIK GAZETELER KAN KAYBEDİYOR
"Rakamlar çok net. Gazeteler kan kaybediyor. Reklam sektöründeki harcamalardan daha az pay alıyorlar." diyen Semerci, reklam dünyasının 6 aylık resmi rakamlarını da köşesine taşıdı:
"2009 yılının ilk altı ayında 1 milyar 346 milyon TL'lik reklam harcaması yapıldı. Harcamanın mecralara dağılımı da şöyle gerçekleşti: Yüzde 52 TV, yüzde 30 basın, yüzde 7 açık hava, yüzde 5.5'i internet, yüzde 3 radyo, yüzde 1.5 sinema...
2010'DA MANZARA NASIL DEĞİŞTİ?
Toplam reklam harcaması (bir önceki yıl kriz nedeniyle daraldığı için sıçrama var) yüzde 36 artarak, 1 milyar 835 milyon TL'ye çıktı. Mecraların payına gelince; Yüzde 55.5 televizyon, yüzde 26.7 gazeteler... Gazetelere verilen reklam bir önceki seneye göre yüzde 18 artmış gözükse de, toplam reklam harcamasının içindeki payı giderek daralıyor. Televizyonların aldığı reklam geçen yıldan bu yıla yüzde 46 (321 milyon lira) artarken, gazetelerin reklam geliri sadece yüzde 18 (78 milyon lira) artabilmiş."
"Reklamda ağır bir tahrik" olduğunu "Reklam, gazete tirajlarının denetlenemediğini vurguluyor" diyerek kabul eden Semerci, sektörde güvenin hızla tükendiği gerçeğinin altını çiziyor.
REKLAM VEREN RAKAMLARA NASIL İNANACAK?
"Reklam verenler gazetelerin tiraj rakamlarına nasıl inanacak? İnternetin yıkıcı etkisiyle birleşen bu güvensizlik, tüm gazete patronları için tehlike işareti sayılmalı. Son sözü başa çekeyim: Ne derseniz deyin, ben reklam veren olsam, tirajı denetlenmeyen gazetelere reklam vermezdim. Bırakın tirajın toptan denetlenmesini, satış rakamları mahalle mahalle açıklanmalı."
RAKAMLAR AÇIK GAZETELER KAN KAYBEDİYOR
"Rakamlar çok net. Gazeteler kan kaybediyor. Reklam sektöründeki harcamalardan daha az pay alıyorlar." diyen Semerci, reklam dünyasının 6 aylık resmi rakamlarını da köşesine taşıdı:
"2009 yılının ilk altı ayında 1 milyar 346 milyon TL'lik reklam harcaması yapıldı. Harcamanın mecralara dağılımı da şöyle gerçekleşti: Yüzde 52 TV, yüzde 30 basın, yüzde 7 açık hava, yüzde 5.5'i internet, yüzde 3 radyo, yüzde 1.5 sinema...
2010'DA MANZARA NASIL DEĞİŞTİ?
Toplam reklam harcaması (bir önceki yıl kriz nedeniyle daraldığı için sıçrama var) yüzde 36 artarak, 1 milyar 835 milyon TL'ye çıktı. Mecraların payına gelince; Yüzde 55.5 televizyon, yüzde 26.7 gazeteler... Gazetelere verilen reklam bir önceki seneye göre yüzde 18 artmış gözükse de, toplam reklam harcamasının içindeki payı giderek daralıyor. Televizyonların aldığı reklam geçen yıldan bu yıla yüzde 46 (321 milyon lira) artarken, gazetelerin reklam geliri sadece yüzde 18 (78 milyon lira) artabilmiş."
Yazısını "Tehlikenin farkında mısınız?" diye bitiren Semerci'nin Habertürk'teki köşesini takip edebilirsiniz.