Gazetecilerle telefonlaşmıyor çünkü...

O artık cep telefonunda gazetecilerle konuşmak istemiyor. Çünkü diyor ve çok ilginç maddeler sıralıyor:

GAZETECİLER.COM- Ahmet Hakan, gazetecilerle telefonda konuşmak istemediğini söyleyip çünkü diyor ve bakın neler sıralıyor:

ÇÜNKÜ: "Telefonlar dinleniyor" muhabbetinin ayyuka çıkmasının ardından telefon konuşmalannda muhataplannı bir tarafa bırakıp "dinleyen şahsa" mesaj vermeye çalışıyorlar.
ÇÜNKÜ: "Bu Ergenekon saçma bir şey" dedikten hemen sonra mutlaka araya "Ben aslında Tuncay Özkan'dan nefret ederim" lafını sıkışünyorlar.
ÇÜNKÜ: Başbakan Tayyip Erdoğan'a esaslı bir:şekilde laf çaküktan hemen sonra "Ama Allalviçih hitabeti iyi": tarzında bir övgü cümlesiyle «lurumu dengelemeye çalışıyorlar.
ÇÜNKÜ:Darbe iddialarının fasarya olduğunu söyledikten hemen sonra mutlaka "Yanlış anlaşılmasın, ben darbeye karşıyım" vurgusu yapmayı ihmal etmiyorlar.
ÇÜNKÜ:"Cemaat" konusu açıldığında ya derin bir sessizliğe gömülüyorlar ya da konuyu değiştiriyorlar.
ÇÜNKÜ: Hükümete verip veriştirdikten hemen sonra "Bu CHP'den bir numara olmaz" cümlesini mutlaka sözlerinin sonuna ekliyorlar.
ÇÜNKÜ:"Ne diyorsun bu işlere? Soner'i de içeri aldılar" diye başlayan bir muhabbeti mutlaka "Soner'in günahları" konusuna getirmeye özen gösteriyorlar.
ÇÜNKÜ: Medya dedikodusu yaparken birdentme "Zaman Gazetesi muhteşem bir gazete" diye bir lafı araya sıkıştırıyorlar.
ÇÜNKÜ: Laflarını tartıyorlar. Samimiyeti bırakıyorlar. Mavra yapmıyorlar.
Konustuklan her cümlenin, bir gün karşılanna çıkacağından emin bir şekilde konuşuyorlar.

Ahmet Hakan bugünkü köşesinde Silivri'deki "tecrit"e sert tepki veriyor.
Yazısını okumak için