Fuat Uğur'dan Sözcü yazarlarına: Manavdan hıyar mı seçiyoruz, Ankara’ya başkan mı?
Türkiye yazarı Fuat Uğur, Cumhuriyet, Sözcü Halk TV ve FOX'un ağız birliği yapmışcasına Mansur Yavaş'ı aklamasını hayretle izlediğini söyledi.
Mansur Yavaş hakkındaki iddialar tartışılmaya devam ederken, Türkiye yazarı Fuat Uğur konuyu bugünkü köşesinde değerlendirdi.Yavaş'ın 'mağdur olduğunu' söylediğini ve gazetecilerden soru kabul etmediğini söyleyen Uğur, "Şimdi Cumhuriyet’i, Sözcü’sü, Halk TV’si ve FOX’u ağız birliği etmişçesine Mansur Yavaş’ı aklamaya çalışıyor ve ben hayretle izliyorum. Sözcü’nün yazarları görev emri almışçasına hepsi birden Mansur Yavaş için hazır ola geçti. Bremen mızıkacıları gibiler." ifadelerini kullandı.
Sözcü yazarlarının ne yaptığına bir anlam veremediğini söyleyen Uğur, "Beyler Ankara'ya belediye başkanı seçiyoruz, pazardan hıyar değil.Dua edin, Allah’tan gündeme geldi de koskoca başkente belediye başkanı olmak için adaylığını koyan biri hakkında bilgi sahibi olduk." dedi.
Manavdan hıyar mı seçiyoruz, Ankara’ya başkan mı?
Mansur Yavaş hakkında sahte senet düzenlemekten dolayı verilmiş
500 bin liralık para cezası kararı yeni değil. Aylar öncesinden
belli ama o konuşmayı hep reddetti. Biz Medya Kritik programında,
Türkgün adlı gazetede yayınlanan bu iddiaları iki ay önce gündeme
getirmiştik. O zaman da aynını yaptı. Soruların hiçbirine yanıt
veremedi.
Ve seçime bir ay kala Sabah gazetesi skandalı yeniden duyurup
Türkiye’nin gündemine sokunca muhterem beş gün kadar bekledikten
sonra basın toplantısı yaptı. Sürekli olarak “Mağdurum da mağdurum”
dedi. Basın toplantısının sonunda da gazetecilerden soru kabul
etmedi.
Şimdi Cumhuriyet’i, Sözcü’sü, Halk TV’si ve FOX’u ağız birliği
etmişçesine Mansur Yavaş’ı aklamaya çalışıyor ve ben hayretle
izliyorum. Sözcü’nün yazarları görev emri almışçasına hepsi birden
Mansur Yavaş için hazır ola geçti. Bremen mızıkacıları gibiler.
Söyledikleri ortak terane şu:
“Tam seçimler yaklaşırken bu iddiaları ortaya atıp Mansur Yavaş’ı
yıpratmaya çalışıyorlar. Düelloda bile mertlik vardır, ayıp değil
mi?”
AYIP OLUYOR, SÖYLEMEYELİM, KONUŞMAYALIM
Demek ki bu görüşü dikkate alırsak “Şimdi seçim yarışı var madem,
Mansur Yavaş’ın sahte senet düzenlemekten 500 bin lira para cezası
ödemeye mahkûm edildiğine dair Yargıtay ve Ankara 1. İcra Hukuk
Mahkemesi tarafından verilmiş kararı görmezden gelelim. Yavaş’ın
ilişkisi olduğu ve daha sonra parasal anlaşmazlığa düştüğü iş adamı
Necmettin Kesgin’i telefon mesajları göndererek tehdit etmesini de
konuşmayalım. Ayıp olur” mu diyeceğiz?
Sözcü yazarlarının ne içtiğini merak ediyorum. Nasıl bir kafa
yapıyorsa kendilerinde.
Beyler Ankara'ya belediye başkanı seçiyoruz, pazardan hıyar
değil.
Dua edin, Allah’tan gündeme geldi de koskoca başkente belediye
başkanı olmak için adaylığını koyan biri hakkında bilgi sahibi
olduk.
Şimdi Mansur Yavaş özelinde değil, onu tenzih ederek genel
konuşuyorum:
Eğer bu mantıkla gidilirse ve ayıp olur, seçim öncesinde bu türden
konuları gündeme getirmeyelim saçmalığına yakayı kaptırırsak ülkeyi
ite uğursuza, ipten kazıktan kurtulmuş sahtekârlara ve hırsızlara
teslim ederiz.
Tersine iyi ki Mansur Yavaş hakkındaki iddialar, mahkeme kararları,
kanıtlar ve belgeler aylar öncesinden gündeme geldi. Bunların
ortaya çıkması evvela CHP’yi memnun etmeli. Seçimden sonra iş işten
geçiyor çünkü. Misal Hillary Clinton ile Donald Trump yarışa
girdiğinde ne oldu? Her iki aday hakkında da belgeler ve iddialar
havada uçuştu. Bunlardan bazıları hakkında hâlâ tartışmalar devam
ediyor. Kimse dedi mi orada “Ayıp oluyor bunları seçim sonrası
konuşursunuz” diye.
Dolayısıyla Mansur Yavaş eğer bu ülkenin başkentine başkan olmak
için adaylığını koymuşsa, hakkındaki iddialara cevap vermek
durumunda. Yok veremiyorsa en azından “Yaptım bir hata” deyip
Devlet Bahçeli’nin dediği gibi “yavaştan yavaştan” başkan
adaylığından ayrılmak durumunda.
MANSUR YAVAŞ’A OKKALI SORULAR
Şimdi soruları(*) buradan tekrar edelim:
1 - Sahte bir senedi icra takibine koymanız nedeniyle Yargıtay’ca
onanmış hapis ve para cezanız var mı yok mu?
2 - İhtilaflı olduğunuz Necmettin Kesgin ile ne tür bir alacak
verecek ilişkiniz oldu. Aranızda bir avukatlık sözleşmesi veya bir
mal ve hizmet alımı sözleşmesi yaptınız mı? Bu alacak, verdiğiniz
hangi hizmetin karşılığıdır?
3 - Necmettin Kesgin isimli vatandaş, daha önce yakın arkadaş
olduğunuzu söylüyor. Bunun birçok şahidi olduğunu ifade ediyor ve
“Aramızdaki dostluk benden haksız yere para tahsil etmek
istemesiyle bozuldu. Beni uzun zaman telefon mesajlarıyla tehdit
etti” diyor. Kesgin’i telefonla tehdit ettiniz mi etmediniz mi?
Çünkü Necmettin Kesgin’in elinde tehdit mesajlarının çıktısı
var.
4 - Yargıtay’da iş takibi yaptığınız mı? Yaptıysanız kimin için?
Samaş adlı şirket için mi yoksa Necmettin Kesgin için mi?
5 - Ortada iki senetten bahsediliyor. Gerçek olduğu bilinen senette
asıl muhatabın Samaş olduğu anlaşılıyor. Asıl senet olarak icraya
koyduğunuz senedin ilk muhatabı ve cirantaları Samaş şirketleridir.
Peki o zaman, neden Samaş şirketinin değil de Necmettin Kesgin'in
üzerine gitmek istediniz ve bunu sahte olduğu mahkemece tescil
olunan bir senet üzerinden yaptınız?
6 - Bazı dava dosyalarında avukatlarınızın verdiği dilekçelerde
bizim borçlumuz Samaş’tır, Necmettin Kesgin ile bir ilgimiz yoktur,
alacağımız yoktur beyanlarınız doğru mudur? Bu ikrarınız doğruysa
neden sadece Necmettin Kesgin hakkında icra takibi yaptınız? Samaş
hakkında niçin yapmadınız?
7 - Samaş'tan olan alacağınızı tahsil ettiniz mi veya ibralaştınız
mı?
8 - Tahsil veya ibralaşma varsa kanuni vergi ödemelerinizi yaptınız
mı? Ne kadar vergi ödediniz?
9 - Hakkınızda açılan davada görevi kötüye kullanma suçundan
mükerrer tahsilat yapmaya çalıştığınız ileri sürülmektedir bu doğru
mudur? Borcunuz olmadığını söylediğiniz bir kişiden aynı konuyla
ilgili neden 2. kez senet aldınız ve aynı bedelli iki senedi neden
icraya koydunuz?
10 - Necmettin Kesgin'e ait bilgisayarın sizde olduğu ve bu
bilgisayarda bulunan görüntülerden dolayı Necmettin Keskin'i
şantajla tehdit ettiğiniz iddia ediliyor. Bu bilgisayar hâlen sizde
mi? Necmettin Kesgin'e ait ise size nasıl ve hangi yollarla
ulaştı.
11 - Ankara 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/589 esas, 2016/79 karar
numaralı dosyasında, 329 bin 736 lira "kötü niyet" tazminatı ve 164
bin 868 lira alacağa istinaden de para cezası verilmesi de mi
yalan?
(*)Takvim gazetesinden istifade edildi.