Fikret Bila, Lale Kemal ve Selvi kaybetti çünkü...
Fikret Bila, Lale Kemal ve Abdulkadir Selvi, Türk gazetecisinin geleneksel yazgısına dahil olarak "uçaktan atılacaklar listesinin en başındaki" yerlerini aldılar ve fena halde kaybettiler...
GAZETECİLER.COM
Uzun zamandır bir gazetecinin bu kadar zor durumda kaldığına tanık olmadık. Bütün haftayı sallayan ve harıl harıl tartışılan "Kürt sorununda yeni strateji" denen şey meğer bir gazetecinin bir bürokratın gazına gelmesinden ibaretmiş!
AKP Genel Başakan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Habertürk ekranında yaptığı açıklamayla Lale Kemal, Fikret Bila ve Abdülkadir Selvi'yi çok zor durumda bıraktı. Çelik, üç isim tarafından duyurulan yeni stratejiyi kesin bir dille yalanlarken iddianın perde arkasına dair şaşırtan bir iddiada bulundu:
"Bir gazeteci bir bürokratla kapalı kapılar ardında oturup konuşmuş kendince bazı notlar almış ve buna bazı yorumlar da katarak gazetelere servis yapmış.. Bakın bir hükümet sabah ayrı akşam ayrı sonraki hafta farklı bir stratejisi olmaz..."
Yani hükümete göre bu üç deneyimi isim de bir bürokratın gazına gelip kendi yorumlarını da işe kartarak ortalığı karıştırmış oldular.
Belki de hükümet nabız yoklamak amacıyla sızdırdığı plan aldığı eleştirilerle adeta ölü doğunca geri adım attı ve olan da haberi sızdıran gazetecilere oldu. Belki de Çelik'in söyledikleri noktasından virgülüne kadar doğru. Bunu bilmiyoruz. Ancak, başta Fikret Bila olmak üzere Lale Kemal ve Abdulkadir Selvi kıdemindeki gazetecilerin iktidarın derin ve karmaşık koridorlarında çok şey kaybettiklerini biliyoruz...
Bu ülkede iktidarlar yandaşı olan gazeteciye de pek değer vermez. Çevik Bir 28 Şubat sürecinde, ortaya çıkacağı açikar bir iftirayı Oktay Ekşi üzerinden basına sızdırırken 40 yıllık bir gazetecinin itibarını umursamadı muhtemelen. Nagehan Alçı'ya "PKK kampındaki avukatın fotoğrafı"nı verip ekranda bayrak gibi sallamasını isteyenler o fotoğrafın kampta falan çekilmediğini ve bunun er geç ortaya çıkacağını gayet iyi biliyorlardı. Günün sonunda o avukat tahliye oldu. Giden ise Nagehan Alçı'nın güvenilirliği oldu. Yani gazetecinin itibarını yine kendisi korur. Kaynağı ya da bağlantıları değil.
Fikret Bila, Lale Kemal ve Abdulkadir Selvi, Türk gazetecisinin geleneksel yazgısına dahil olarak "uçaktan atılacaklar listesinin en başındaki" yerlerini aldılar ve fena halde kaybettiler...
Uzun zamandır bir gazetecinin bu kadar zor durumda kaldığına tanık olmadık. Bütün haftayı sallayan ve harıl harıl tartışılan "Kürt sorununda yeni strateji" denen şey meğer bir gazetecinin bir bürokratın gazına gelmesinden ibaretmiş!
AKP Genel Başakan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Habertürk ekranında yaptığı açıklamayla Lale Kemal, Fikret Bila ve Abdülkadir Selvi'yi çok zor durumda bıraktı. Çelik, üç isim tarafından duyurulan yeni stratejiyi kesin bir dille yalanlarken iddianın perde arkasına dair şaşırtan bir iddiada bulundu:
"Bir gazeteci bir bürokratla kapalı kapılar ardında oturup konuşmuş kendince bazı notlar almış ve buna bazı yorumlar da katarak gazetelere servis yapmış.. Bakın bir hükümet sabah ayrı akşam ayrı sonraki hafta farklı bir stratejisi olmaz..."
Yani hükümete göre bu üç deneyimi isim de bir bürokratın gazına gelip kendi yorumlarını da işe kartarak ortalığı karıştırmış oldular.
Belki de hükümet nabız yoklamak amacıyla sızdırdığı plan aldığı eleştirilerle adeta ölü doğunca geri adım attı ve olan da haberi sızdıran gazetecilere oldu. Belki de Çelik'in söyledikleri noktasından virgülüne kadar doğru. Bunu bilmiyoruz. Ancak, başta Fikret Bila olmak üzere Lale Kemal ve Abdulkadir Selvi kıdemindeki gazetecilerin iktidarın derin ve karmaşık koridorlarında çok şey kaybettiklerini biliyoruz...
Bu ülkede iktidarlar yandaşı olan gazeteciye de pek değer vermez. Çevik Bir 28 Şubat sürecinde, ortaya çıkacağı açikar bir iftirayı Oktay Ekşi üzerinden basına sızdırırken 40 yıllık bir gazetecinin itibarını umursamadı muhtemelen. Nagehan Alçı'ya "PKK kampındaki avukatın fotoğrafı"nı verip ekranda bayrak gibi sallamasını isteyenler o fotoğrafın kampta falan çekilmediğini ve bunun er geç ortaya çıkacağını gayet iyi biliyorlardı. Günün sonunda o avukat tahliye oldu. Giden ise Nagehan Alçı'nın güvenilirliği oldu. Yani gazetecinin itibarını yine kendisi korur. Kaynağı ya da bağlantıları değil.
Fikret Bila, Lale Kemal ve Abdulkadir Selvi, Türk gazetecisinin geleneksel yazgısına dahil olarak "uçaktan atılacaklar listesinin en başındaki" yerlerini aldılar ve fena halde kaybettiler...