Fehmi Koru'dan Cengiz Çandar'a 'Bit Yeniği' yanıtı
Habertürk'teki meslektaşı Fehmi Koru, "Bit yeniği aranacaksa..." başlıklı bir yazı ile Radikal yazarı Cengiz Çandar'a yanıt verdi
GAZETECİLER.COM -
Radikal yazarı Cengiz Çandar dün köşesinde "Bit yeniği..."
başlıklı yazısında Türkiye'nin "Batı sistemi" içinde
kalması için Rusya ile krize itilmiş olabileceğini
yazmıştı.
"Hakkında “Suriye’de Daiş’le ve çeşitli Selefi unsurlarla flört ettiği” kanaati giderek Batı’da yaygınlaşmış olan ve dış politikada yine giderek “özerk” bir yol tutturduğu izlenimini vermiş olan “İslâmcı” bir iktidarın, “Batı Sistemi” içinde tutulabilmesi için acaba “tarihî ve jeopolitik nedenler”den ötürü Rusya ile bir “kriz”e itilmesi mi gerekiyordu acaba?
Tayyip Erdoğan iktidarı, hiçbir dönemde olmadığı kadar ABD ve AB’ye “muhtaç”, Batı’nın “eteklerine yapışmış” bir görüntü vermeye başladı.
Rus savaş uçağının düşürülmesinde böyle bir “bit yeniği” olabilir mi?
Bir soru. Sadece, soru..."
Bugün ise Habertürk'teki meslektaşı Fehmi Koru, "Bit yeniği aranacaksa..." başlıklı bir yazı ile Çandar'a yanıt verdi.
Uçağın düşmesi ile doruğa çıkan kriz ortamının giderilmesinin Türkiye'den çok Rusya'nın işine geleceğini ama krizi tırmandıranın da Rusya olduğunu ileri süren Koru bakın neler yazdı:
"... Asırlar boyunca yan yana yaşamış, arada uzunlu-kısalı savaşlar çıksa bile, birbirine gereken saygıyı göstermiş iki devletin günümüzdeki temsilcileri Türkiye ile Rusya; haşin ve sert ilişkilerin hoş görülebileceği geçmişte görülmemiş bir uzaklaşmaya şimdi zorlanıyor Rusya tarafından...
Neden acaba?
Oysa Türkiye’nin güvenilir sınırlara sahip, üretken ve müreffeh bir ülke olması, en fazla komşusu Rusya’yı sevindirmeliydi. Aralarında birbirini tamamlayıcılık özelliği bulunduğu için...
Pahalı sayılabilecek Rus doğalgazıyla ısınıyor, Rusya’nın doğalgazı ve petrolünü Avrupa’ya taşıyan enerji hatlarının birini bitirip diğerini inşa ediyoruz.
Buna karşılık, Rusya’nın en temel ihtiyaçlarının pek çoğunu Türk çiftçisi, işçisi, müteahhidi sağlıyor.
Verimli bir ekonomik ilişki var iki ülke arasında.
Görmezden geliyor bu gerçeği Moskova, ilişkileri sıfır noktasına kadar götürme niyetini dışa vuruyor.
Bunu yapabilmek için uçağının düşürülmesini bekliyormuş görüntüsü veriyor.
Ne kadar anlamsız gelse de, bu gerçekler ışığında sormamız gerekiyor: Neden acaba?
Güney sınırlarının öte yanında süregiden çatışmalarda, -başta ABD- bazı Batılı müttefikleriyle görüş farklılıkları var Türkiye’nin... Ankara, dışarıya renk vermese de, nicedir Batı’nın oldubittilerine direniyor...
Rusya’nın sergilediği hasmane tavır, Ankara’nın direncini zayıflatıyor.
Önce ABD uçakları kullanıyordu Türkiye topraklarındaki üsleri, ardından Alman uçakları da tepemizde gezinmeye başladı; bugün-yarın parlamentosundan izin alabilirse, Başbakan David Cameron da İngiliz uçaklarını İncirlik’e gönderecek.
Çıkabilecek sesler Rusya’nın uluslararası arenada sebep olduğu gürültü yüzünden işitilemeyeceği için, kimsenin ruhu duymadan yaşanıyor bu gelişme biraz da.
Acaba anlamsız gürültünün, kullanılan yadırgatıcı dilin neye mal olduğunun farkında mı Moskova; bunu bilerek mi yapıyor?
İki ülke arasındaki krizin uzaması ülkemizin de, bölgenin de lehine değil.
Krizi geride bıraktığımızda, bölgedeki taşlar hiç arzu etmeyeceğimiz biçimde yerlerinden oynayacağa benziyor çünkü.