Fatma K. Barbarosoğlu

Öylesine sessiz gibi duran ama aslında "haykıran" bir yazı ki en alt perdeden okurken içinizde fırtınalar koptuğunu hissedeceksiniz...

Makalenin başlığı, "Aşk, aldatma, cinayet ve öteler..."
Yeni Şafak'ta yayınlandı...
Mükemmel...
Öylesine sessiz gibi duran ama aslında "haykıran" bir yazı ki en alt perdeden okurken içinizde fırtınalar koptuğunu hissedeceksiniz...
Ancak...
Sadece tek bir yerinde büyük haksızlık var...
O muhteşem yazıya hiç yakışmayacak bir, "kadının kadını aşağılaması" bölümü var...
Keşke o da olmasaymış...
Keşke "sevdiğini söyleyen" bir hemcinsi için "Daha ziyade bulaşıkları yıkarken 'kız Kezban koş seni ekrandan çağırıyorlar' ünlemesini yerde bırakmayan bir acelecilik var aşkını ilan edişte" diyerek zaten sürekli aşağılanan kenar mahalle - ya da taşra kadınlarını incitmeseymiş...
Keşke "sevdim" diyen birdilden "kuşku" duymasaymış...
Hele "İnandım" diyenlerin inançlarının "göstermelik" olduğu iddiasıyla zulüm gördüğü bir ülkede keşke söylenenin kalpten olduğuna inansaydı...
O küçücük ve kötü niyetli olmadığını sandığımız cümleye rağmen Fatma K. Barbarosoğlu "Günün Köşe Yazarı"dır...