Fatih Altaylı'nın yarınki yazısını ele geçirdik(!)
İki gözüm önüme aksın, ekmek musaf çarpsın bu defa “ben demiştim” demeyeceğim ama gördünüz işte…
GAZETECİLER.COM -
(Özel)
Ben demiştim. “Git kardeşim ver
ifadeni”.
Ne demiştim ben:
“Kardeşim adamlara bir selâm
gönderseniz gelip ifade verirler” demiştim.
“Kargalar daha bokunu yemeden herifleri evlerinden almanın ne alemi
var” demiştim.
Hatta 102.546.354.219. defa “ne
zaman adam oluruz?” diye sorup “adamları karılarının koyunlarından
almak için kargaların bokunu yemelerini beklediğimiz zaman” bile
demiştim.
Eeeeee…
Demiştim ki “Albay, Albay!... Git
kardeşim ver şu ifadeni… Ama askeri savcıya gitme şaşırıp da…
Zekeriya Beyaz’a git… Ulan kafamı karıştırdınız be… Zekeriya Öz’e
git ver ifadeni”…
Ama gitmiyor adam
kardeşim…
Albay yani…
Gitmiyor… kafamı
bozuyor…
Hayam Şeyoğlu’na bir çaktımdı da nasıl getirdiydi yeğenini…
Halen getirmedi mi?…
Ulan heyyy!...
Hayyam Garipşeyi…
Getir ulan yeğenini de sıçtırtma
bi yerine şimdi…
Ne demiştim…
Albay’a demiştim ki ben demiştim
işte…
Zaten benden başka hiç kimse
önceden bilemez bir şeyleri sadece ben bilirim…
Bak işte gördünüz
mü?..
Albay Cemil Çiçek
nasıl da gitti verdi ifadesini…
Albay’ın
adı Cemil Çiçek değil Dursun Çiçek miydi?...
Kardeşim adam olacak adamda kafa
bırakmadınız ki…
Bak işte sabah benden fırçayı
yiyince nasıl gitti verdi ifadesini…
Ben adamı işte böyle
yaparım…
Bi kodu mu taaaa Zekeriya Beyaz’a
kadar gönderirim…
Gene mi Zekeriya Beyaz
dedim?…
Zekeriya Temiz’e…
Yok yaaa, Zekeriya
Öz’e…
Sevgili okur…
Makalemin tamamını okumak
istiyorsanız gidin elli kuruş verin de bi gazete alın
kardeşim…
Hem bedava hem
tamamı…
Yo öyle…
Merak etmeyin…
İki gözüm önüme aksın, ekmek musaf
çarpsın bu defa “ben demiştim” demeyeceğim ama gördünüz
işte…
Ben yazmasaydım nah gidip de
ifadesini verirdi o Albay şey şey…
Neydi yahu?...
Bi şey Çiçek’ti ama Cemil miydi,
Zekeriya mıydı Hayyam mıydı unuttum…
Not: Bu
yazının bir benzeri yarın Fatih Altaylı’nın köşesine
yayımlanacaktır…
Ve Altaylı haklı
olacaktır…
Çünkü Albay Dursun Çiçek, Fatih
Bey’den yediği fırça olamasa belki de sivil savcılık yerine tatile
gidecekti…
Saygıdeğer büyük gazete yöneticisi
ve yazar Fatih Altaylı’yı her şeyi önceden bilmesi hasebiyle tebrik
eder, gözlerinden öperiz…
Bi not daha: Fatih
Altaylı'nın Galatasaraylı
kültürü ile yetiştiğini bildiğimiz için şakalara karşı
hoşgörülü olduğu kanısıyla, bize kırılmayacağını
umuyoruz...