Fatih Altaylı'nın yaptığına ne denir?..
Sadece Fatih'in yazılarından bir bölümü okuyabildi internet gezgincileri... Diğerlerini okuyabilmek için saatin 14.00 olmasını beklediler...
ADNAN BERK
OKAN
Akıntıya kürek çekmek ya da dalgaya karşı yüzmek mümkündür ama enerji kaybıdır...
Gazete HaberTürk ilk yayımlandığı günden beri medyamızın "en iyi"lerinden biri...
Yok efendim iyiliği tiraj almasıyla ilgili değil...
Gazete HT gerçekten "iyi gazete"...
Şimdiye kadar bazı ekonomi haberleri hariç asla "yandaş" olmadı...
Ama...
İktidarın karşısına geçip "kindaş" veya "candaş" da olmadı...
Ortadan yürüdü...
Yani;
Türkiye için gazeteciliğin "en zor" olanını yaptı...
Ancak...
İnternet dünyasına karşı verdiği mücadelede akıntıya karşı kürek çekti...
"İnternet" denilen o mucizevi iletişim kurumuna karşı direndi...
Hem de internet dünyasının "en etkin" sitelerinden birisine sahip olduğu halde direndi...
Gazete HT ile Haberturk.com arasında sürekli bir kopukluk oldu...
Gazete HT'nin geniş ve etkileyici yazar kadrosu internet okurlarından esirgendi(!)..
Ya da "kaçırıldı"...
Sadece Fatih'in yazılarından bir bölümü okuyabildi internet gezgincileri...
Diğerlerini okuyabilmek için saatin 14.00 olmasını beklediler...
Bizim de işimizi zorlaştırdılar zira köşe yazarları içinde "günün köşe yazarı" olmayı hak eden ya da alkışlayıp, "kazandı" diyebileceğimiz yazarların sayısı çok...
Ama "link" veremedikten sonra bizim seçimimiz pek de işe yaramıyordu...
Pardon...
GazeteHT ile haberturk.com'un bundan böyle tam entegre olması köşe yazarlarını da sabahın köründe okuyacağımız anlamına gelmiyor...
Onları okumak için yine saatin 14.00'ü göstermesini bekleyeceğiz...
Buradan Kenan Tekdağ ve Fatih Altaylı'ya sesleniyorum...
Bugüne kadar çok iyi şeyler yaptınız;
Türkiye medyasına mükemmel bir gazete kazandırdınız...
Ancak...
Lütfen kabul edin ki; köşe yazarlarınızı internet okurundan kaçırmakla kaybediyorsunuz...
Köşe yazarlarınızın kaybı ise daha büyük çünkü ulusal medyanın "önde gelen" yazarları arasında Fatih'ten başkası yok...
Fatih neden var?..
Çünkü onun bir yazısı sabahın ilk saatlerinde web'de okunabiliyor...
Bu arada Fatih'in bu yaptığının diğer köşe yazarlarına karşı "haksızlık" ve hatta "haksız rekabet" olduğunu da hatırlatırım...
Hâsılı...
Kenan Tekdağ ve Fatih Altaylı'nın şu son çalışması aslında alkışı hak ediyor...
Ama bu alkışı ben bu köşede analiziyle yapmayı tercih ettim...
Asıl alkış; Fatih'le birlikte diğer köşe yazarlarının makalelerini de günün ilk ışıklarıyla birlikte okuyabildiğim zaman...
adnanberkokan@gmail.com
Akıntıya kürek çekmek ya da dalgaya karşı yüzmek mümkündür ama enerji kaybıdır...
Gazete HaberTürk ilk yayımlandığı günden beri medyamızın "en iyi"lerinden biri...
Yok efendim iyiliği tiraj almasıyla ilgili değil...
Gazete HT gerçekten "iyi gazete"...
Şimdiye kadar bazı ekonomi haberleri hariç asla "yandaş" olmadı...
Ama...
İktidarın karşısına geçip "kindaş" veya "candaş" da olmadı...
Ortadan yürüdü...
Yani;
Türkiye için gazeteciliğin "en zor" olanını yaptı...
Ancak...
İnternet dünyasına karşı verdiği mücadelede akıntıya karşı kürek çekti...
"İnternet" denilen o mucizevi iletişim kurumuna karşı direndi...
Hem de internet dünyasının "en etkin" sitelerinden birisine sahip olduğu halde direndi...
Gazete HT ile Haberturk.com arasında sürekli bir kopukluk oldu...
Gazete HT'nin geniş ve etkileyici yazar kadrosu internet okurlarından esirgendi(!)..
Ya da "kaçırıldı"...
Sadece Fatih'in yazılarından bir bölümü okuyabildi internet gezgincileri...
Diğerlerini okuyabilmek için saatin 14.00 olmasını beklediler...
Bizim de işimizi zorlaştırdılar zira köşe yazarları içinde "günün köşe yazarı" olmayı hak eden ya da alkışlayıp, "kazandı" diyebileceğimiz yazarların sayısı çok...
Ama "link" veremedikten sonra bizim seçimimiz pek de işe yaramıyordu...
Pardon...
GazeteHT ile haberturk.com'un bundan böyle tam entegre olması köşe yazarlarını da sabahın köründe okuyacağımız anlamına gelmiyor...
Onları okumak için yine saatin 14.00'ü göstermesini bekleyeceğiz...
Buradan Kenan Tekdağ ve Fatih Altaylı'ya sesleniyorum...
Bugüne kadar çok iyi şeyler yaptınız;
Türkiye medyasına mükemmel bir gazete kazandırdınız...
Ancak...
Lütfen kabul edin ki; köşe yazarlarınızı internet okurundan kaçırmakla kaybediyorsunuz...
Köşe yazarlarınızın kaybı ise daha büyük çünkü ulusal medyanın "önde gelen" yazarları arasında Fatih'ten başkası yok...
Fatih neden var?..
Çünkü onun bir yazısı sabahın ilk saatlerinde web'de okunabiliyor...
Bu arada Fatih'in bu yaptığının diğer köşe yazarlarına karşı "haksızlık" ve hatta "haksız rekabet" olduğunu da hatırlatırım...
Hâsılı...
Kenan Tekdağ ve Fatih Altaylı'nın şu son çalışması aslında alkışı hak ediyor...
Ama bu alkışı ben bu köşede analiziyle yapmayı tercih ettim...
Asıl alkış; Fatih'le birlikte diğer köşe yazarlarının makalelerini de günün ilk ışıklarıyla birlikte okuyabildiğim zaman...
adnanberkokan@gmail.com