Eyüp Can

Gerek Namık Durukan'ın elde edip yayımladığı İmralı Zabıtları ve gerekse Eyüp Can'ın yayımladığı bilgilerde gördük ki Öcalan....

Medyada bir "statükücular" var bir de "sözde demokrat"lar...
Ve tabii ve iyi ki bir de "Ortada/makul" olanlar var...
Statükocular, adına ne denilirse denilsin, özde 30 yıldır akan kanın durdurulması için yapılan bütün görüşmeleri ve yazıları "vatana ihanet" ile eş tutup; herkesin kendilerinin attıkları adıma uygun dans etmesini istiyorlar...
"Sözde demokratlar" ise barışla da, özgülükle de ve Kürtlerin siyasal sosyal hakları ile de işleri olmayanlar...
Bunlar anlaşılmaz bir küresel egemenlik heyecanı(!) ile "PKK'nın her istediği yerine getirilsin ama buna karşılık Hükümet (ya da devlet) hiçbir şey istemesin" derdindeler...
Gerek Namık Durukan'ın elde edip yayımladığı İmralı Zabıtları ve gerekse Eyüp Can'ın yayımladığı bilgilerde gördük ki Öcalan ne statükocular gibi bakıyor bu sürece (ki zaten öyle bakması mümkün değil) ne de "sözde demokratlar" gibi...
Öcalan hem yıllardır hapiste olmanın, hem okuduğu binlerce kitabın ve hem de ilerleyen yaşının verdiği olgunlukla "ortada/makul" yurttaşlar, siyasetçiler, gazeteciler gibi düşünüyor...
Daha önce çok kere alışıldık dışı sivrilikleri ve sadece küresel egemenlerin penceresinden gördüklerini yazıp söylemekle eleştirdiğimiz Eyüp Can'ı bu defa "kazanan" ilân ediyoruz zira bu süreçte takınılabilecek "en doğru/gerçekçi" tavrı takınıp da yazıyor.
Tebrikler Eyüp Can; eline sağlık; kazandın...