Etyen Mahcupyan için...

Kimi danışmanların baskısına dayanamayan medya patronları tarafından kovulduğunu daha önce defalarca yazdım…

Baştan söyleyeyim…

Bugün, Etyen Mahcupyan’ı alkışlayacağım…

Yok, hayır…

Hasan Cemal’e verdiği cevap nedeniyle değil…

Hasan Cemal kişisel görüşünü yazdı…

Mahcupyan da cevap verdi…

Eleştiriyorsanız, eleştirileceksiniz…

Peki…

Mahcupyan ne yazdı da alkışlayacağım?..

O halde lütfen okuyun:

 

“Medya kendini siyasetçi yerine koydu, bazı insanlar öyle davrandılar. Tayyip Erdoğan da o kişilerin bu siyasi alana girmesini bir vesile sayarak, onları örnek gösterdi. Ama bu çıkışın ardından onlar işlerini Tayyip Erdoğan yüzünden kaybetti demek bana çok doğru gelmiyor. Bu çok abartılıyor, kaç kişi gerçekte işini kaybetti? Biz köşe yazarları ne kadar işimizi hak ediyoruz zaten? Biz neden böyle pozisyonlara sahibiz ki?”

 

Evet…

Mahcupyan haklı…

Kovulan meslektaşlarımızın çoğunun; işgüzarlık, kraldan fazla kralcılık yapan…

Ve…

Kimi danışmanların baskısına dayanamayan medya patronları tarafından kovulduğunu daha önce defalarca yazdım…

Ama…

Mahcupyan’ı alkışlama sebebim bunlar da değil…

Ya ne?..

Söyleyeyim:

“Biz köşe yazarları ne kadar işimizi hak ediyoruz zaten? Biz neden böyle pozisyonlara sahibiz ki?”

Evet…

Siz köşe yazarları ne kadar işinizi hak ediyorsunuz?..

Siz neden böyle pozisyonlara sahipsiniz?..

Pardon…

Bu arada bir de “şerh” düşeceğim…

Mahcupyan’ın bu haklılığı ve alkışı hak edişi; kendisi de aldığı pozisyonu nötrleştirdiği, gazetedeki işini gerçekten de hak ettiği gün geçerli olacak…