Eski hasımların, ÇIKAR hısımlığı…

Ahmet Hakan, Fikri Akyüz’ü neden öptü?.. Vahiy mi geldi ki Fikri Akyüz CNN-TÜRK’te 2 haftadır Ahmet Hakan’a konuk oluyor?..

GAZETECİLER.COM – ANALİZ – ÖZEL

Arşivler, Fikri Akyüz’ün Ahmet Hakan’ı; Ahmet Hakan’ın da Fikri Akyüz’ü sevmediklerini, karşılıklı olarak birbirlerine köşelerinde “hakaret” ettiklerini gösteriyor… Daha çok da Fikri Akyüz’ün Ahmet Hakan’la ilgili olarak eleştiri adı altında yazdığı makalelerle dolu arşivler…

Meselâ, 17.9.2008 tarihli Yenişafak’ta "Ahmet Hakan'ın yedi yıl önce yediği halt" başlığı ile yazdığı bir yazı var ki evlere şenlik…
Sözüm ona Milliyet Gazetesini referans gösteriyor Akyüz ama bal gibi de "Ahmet Hakan paraları lüplemiş" diye yazıyor…

Keza 10.9.2008 tarihli Yenişafak’ta bu kez Aydın Doğan için; “ ben (Aydın Doğan’ı) gerçekten çok zeki bilirdim; hayır hayır, ‘Doğan, aptal bir insandır’ demiyorum. Sadece, ‘Kendisinin çok zeki biri olduğunu sanıyordum’ diyorum!” diyerek Aydın Bey’in zekâ özürlü olduğunu mefhumu muhalifinden anlatma kurnazlığı yapıyor…
                                   ***

Pekiyi…
Ahmet Hakan, Fikri Akyüz’ü neden öptü?..
Ne gibi bir gelişme oldu da Aydın Doğan ve Ahmet Hakan, bir zamanlar hakaretlerine “maruz” kaldıkları Fikri Akyüz’ü birden bire keşfediverdiler?..
Vahiy mi geldi ki Fikri Akyüz CNN-TÜRK’te 2 haftadır Ahmet Hakan’a konuk oluyor?..
Ya da hangisinin kafasına “saksı” düştü?..

Ayşe Kulin gibi usta bir romancıyı bile yeteri kadar “entelektüel” bulmayan Ahmet Hakan nasıl oldu da siyasi veya edebi derinliği “dizkapak adaları”nı geçmeyen Fikri Akyüz’ü “entelektüel” sınıfına koyuverdi…
Söyleyelim…
                                   ***
21. Yüzyılın “yerleşik” medya anlayışı “Ülkeler Arası İlişkiler”e dönüştü…
“Dostluklar ve düşmanlıklar kalıcı değildir… Konjonktürle birlikte yenilenir”…

Kısa bir süre öncesine kadar Fikri Akyüz’ün ekmeğini veren tarafla Ahmet Hakan’ı besleyen taraf arasında “Servet ve Ekonomik Güç” kavgası vardı…
İki taraf da birbirlerinin önündeki ekmeğe elini uzatıyorlardı…
Şimdi artık konum değişti…

Fikri Akyüz, eski yemek yediği çanağı bir güzel pisledi…
O çanaktan eskiden olduğu gibi yemek yiyebilmesi için, çanağın eski sahipleri çıkarları gereği pislenmiş çanaktaki kirliliği görmezden gelmeli…
Ama şimdilik bu “imkânsız” gibi görünüyor…
Daha sonra olabilir mi?..
Eğer Aydın Doğan, Fikri Akyüz’ü kendi bahçesine, (pardon, televizyonlarından veya gazetelerinden birine) alıp ipini de serbest bırakırsa neden olmasın?..
Peki alır mı?..
                                   ***
Belki ama kısa zamanda değil…
Önce test eder…
Bu arada Ahmet Hakan’a vereceği talimatlarla hemen her hafta ekrana davet ettirip, rakiplerine küfrettirir…
Fikri Akyüz de adının altında “Avukat” yazılması gerekirken “Gazeteci” sıfatı yapıştırılmasından aldığı gazla ekrana çıkıp, Başbakan’a mesaj verecek:
“Abi yaaa, bak ben seni çok seviyorum sana sözüm yok ama yanındaki dinciler var ya o dinciler… Onlar senin başına belâ olacaklar aabi.. Sen en iyisi mi gel benim yeni patronumu affet!..”
Başbakan da bunu yemeyecek tabii…
Aydın Doğan bakacak ki Fikri’nin yaktığı yer cürümü kadar; “Ahmetçiğim, bu arkadaşı bir daha ekranda görmek istemiyorum” diyecek ve Ahmet Hakan da Fikri Akyüz’ün telefonlarına bile çıkmayacak…
                                   ***
Fikri bunu göremeyecek kadar analiz özürlü mü?..
Belki de değil…
Ama yok mu o “ekran tiryakiliği”…
Yok mu o “Aaa… bak, televizyondaki adam” alışmışlığı…
Bir süre ekran aşklına eski dostlarına sövecek duracak…
Ahmet Hakan her program sonrası patronunu arayıp:
“Efendim bizimkisi bu akşam da ne paça bıraktı, ne kol, ne yaka” diyerek tekmil verecek…
Ve…
Kamuoyu da bunların “gazetecilik” yaptıklarını zannedecek…
Adnan Berk Okan