Ertuğrul Özkök’e göre balans ayarı yapıldı

Demek ki “üçlü zirve” hayırlı bir iş için toplanmış ama bir de o zirveden sonra yazdıklarınızı hatırlayın… O felâket senaryolarını...

GAZETECİLER.COM
Hürriyet Gazetesi
köşe yazarlarından Ertuğrul Özkök’e göre Türkiye normalleşme yolunda önemli bir adım attı.

Sevgili Ertuğrul; eğer sizler (yani etkin gazeteci ve yazarlar) anayasal kurumları rahat bıraksanız Türkiye zaten hep normal olacak…

Ama habercilik yapmıyorsunuz ki…

Hepiniz birer “kavga kaşağısı, militansınız”…

Erdoğan bunu hatırlatınca da, normalde birbirinin gözünü oyup, çalıştığı gazetede rakip barındırmayan sizler kendi aranızda “nefret ittifakı” kuruyorsunuz…

Bak işte sonunda sen de görmüşsün…

Demek ki “üçlü zirve” hayırlı bir iş için toplanmış ama bir de o zirveden sonra yazdıklarınızı hatırlayın…
O felâket senaryolarını...

Değil Erdoğan gibi bir “sinir küpü”, Hz. Eyüp olsa öfkeden çatlardı…

Adnan Berk Okan


Nasıl oldu bu?.
Çankaya’daki “üçlü” zirvede oldu.
Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Genelkurmay Başkanı buluşarak ortak noktalarda uzlaştılar…
Biraz siviller kabul etti taviz vermeyi, biraz da askerler…
Nasıl olduğunu şöyle anlatıyor Özkök…

Geçen hafta sonundan itibaren Ergenekon davasının rayına oturması konusunda umut verici bir gelişmenin başladığını söyleyebiliriz.
Peki ne oldu da, aniden böyle üzerinde anlaşabileceğimiz somut sonuçlar ortaya çıkmaya başladı?
Bu sorunun cevabı dün bazı gazetelerde ve köşelerde açık ifadelerle dillendirilmeye başlandı.
Gelin onun da adını koyalım:
“Bütün bunlar, Çankaya’daki üçlü zirvenin somut sonuçlarıdır”.
Nedir bu anlaşma?
Sivil ve askeri kurumlar, “kendi içlerine” bakacaklar ve yanlışlık varsa “gereğini yapacaklar”.
Sivil tarafta kuvvet komutanları bırakıldı, hoyratça davranan emniyet mensupları ve savcılar uyarıldı.
Askeri tarafta ise, ıslak imzalar kabul edildi.

* * *

Yazımın birinci bölümü, somut gelişmeleri anlatıyordu.
İkinci bölüm, yani “zirvede anlaşma” kısmı ise, bir algılama, bir yorumdan ibaret.
Bu yorum ve algılama doğruysa, “Ergenekon davasına bir hukuki balans ayarı” yapıldı demektir.
Eğer, bu anlayış davanın öteki eleştirilen alanlarına da yaygınlaştırılırsa, Türkiye’nin “normalleştiği” konusundaki yorumlara ben de katılacağım.
Mesela ne mi?
Gözaltılardaki hoyratlıklara son verilirse, ev ve mekân aramalarında hukuka uygun davranılırsa, telefon ve ortam dinlemelerindeki kanunsuzluklar giderilirse, telefon dinlemeleri kişilik yıpratıcı araçlar haline getirilmezse, artık bütün dünyanın dikkatini çeken cezalandırmayı geçen tutukluluk halleri kaldırılırsa; iddia ediyorum ki, Ergenekon davası Türkiye’yi bölen değil, birleştiren bir dava haline dönüşebilir.
Bu fırsat henüz kaçırılmış da değildir

 Özkök’ün yazısının tamamını okumak için lütfen tıklayınız.

Sevgili Ertuğrul; eğer sizler (yani etkin gazeteci ve yazarlar) anayasal kurumları rahat bıraksanız Türkiye zaten hep normal olacak…

Ama habercilik yapmıyorsunuz ki…

Hepiniz birer “kavga kaşağısı, militansınız”…

Erdoğan bunu hatırlatınca da, normalde birbirinin gözünü oyup, çalıştığı gazetede rakip barındırmayan sizler kendi aranızda “nefret ittifakı” kuruyorsunuz…

Bak işte sonunda sen de görmüşsün…

Demek ki “üçlü zirve” hayırlı bir iş için toplanmış ama yazdıklarınızı bir hatırlayın…

Değil Erdoğan gibi bir “sinir küpü”, Hz. Eyüp olsa öfkeden çatlardı…