Ertuğrul Özkök

Hürriyet

Ertuğrul Özkök bugünkü Hürriyet'te "Bu defa niye yarını bekledim" başlığı altında yayımlanan makalesinin bir yerinde şöyle diyor:
 "Her gazeteci, mazisinde, şöhretli veya şöhretsiz insanlara yaptığı haksızlıkları taşıyarak yaşamaya mahkûmdur."
Hz. İsa'nın, "günahkâr" olduğu iddiasıyla taşlanma cezasına çarptırılan Maria Magdelana'yı taşlamak için toplanmış günahkâr ve hemen hepsi de kirli ruhlara sahip o insanlara "ilk taşı içinizdeki en günahsız olan atsın" diyor ya; işte o hesap Ertuğrul'un bu cümlesi...
O da biliyor ki kendisine yıllardır taş atanların içinde günahsız olan hiç yok...
Magdelana'yı taşlamadan önce Hz. İsa'nın uyarısı ile günahsız olmadıklarını kabul edip ellerindeki taşı bırakanlardan tek farkları ise," günahkâr" oluşlarını gizleme yetenekleri...
Özkök, Ahmet Kaya için Hürriyet'i yönetirken attığı, ya da arkadaşlarından birinin önerdiği ve cazibesine kapılıp kullanmaktan çekinmediği o "Vay şerefsiz!" manşetinden duyduğu hicabı itiraf ederken de "sanki siz hepiniz bigünah mısınız?" demeye getiriyor...
Hep söylerim...
Özür dileyecek durumda kalmamak en iyisidir elbette ama özür dileyebilmek te erdemliliktir...
Özkök'ün kendisiyle hesaplaşması güzel...
Makalesi de bir o kadar güzel...
 Ve elbette Günün Köşe Yazarı...