Ertuğrul Özkök zengin değilmiş!..

Eğer “20 Milyar doları olan bir zengin olsaydım”ın hayallerini kuruyor Özkök…

GAZETECİLER.COM

Ertuğrul Özkök zenginliği, 20 milyar dolar yüksekliğindeki bir servet çıtasından başlatıyor…
O zaman da Türkiye haliyle "Zengini Omayan bir Ülke" durumuna düşüyor...
Eğer “20 Milyar doları olan bir zengin olsaydım”ın hayallerini kuruyor Özkök
İn aşağı Ertuğrul Bey in aşağı lütfen…
Unutma!..
Bütün dünyada zenginlik 01 – 50 milyon Dolar arasındadır…
Servet 50 milyon doları geçti mi sadece “bekçilik” söz konusudur, zenginlik değil…
Adama kendi parasını bile vermez bu para - banka sistemi…
Diyelim ve Özkök’ün yazısına geçelim…


If I were a rich man


“DA naa nınıını nını nınını nını...”

Yapma be Ertuğrul!..
Öyle dalga geçer gibi söyleme “ah bir zengin olsam” diye…
Tamam:
Kendin gibi milyon doları aşmış servet sahiplerine sesleniyorsun ama unutma ki; emekli maaşı ve bir de klavyenin tuşlarından damlayan mütevazı üç kuruş aylığından başka tek kuruş geliri olmayan benim gibiler de okuyor yazdıklarını…
Eğer sen bile kendini "fukara" hissediyorsan biz ne yapalım be Ertuğrul?..
Lütfen söyler misin biz ne yapalım?..
Daha dün, kâşanelerinden birini yüzbinlerce dolar harcayıp da binlerce dolarla kiraya verdiğini bilmesem…
Beykoz Konaklarındaki “KONAK”ı görmesem…
Akbük’teki küçük ama denizin neredeyse içine konuşlanmış “Beyaz saray”ın ve aylık onbinlerce dolar gelirinin yanında yıllık milyon dolarla telâffuz edilen temettü ve hakkı huzur ücretlerinden haberim olmasa…
Yani bütün bunlara rağmen sen de “zengin” değilsen; ben ve benim gibi meslektaşların ne yapsın Ertuğrul?..
Söyler misin lütfen!..

Biz ne yapalım?..
Ölelim mi?..

Adnan Berk Okan


Pavlov’un şartlanmış Cocker’i gibiyim.

35 yıldır bu İngilizce cümleyi işittiğim an, arkasından o manasız nakarat başlıyor.

“If I were a rich man

Daba daba dababa daba da...”

Ne kadar tuhaf, ne kadar etkileyici bir söz değil mi?

“Eğer zengin olsaydım...”

* * *

Dün sabah acayip bir şekilde uyandım.

Aşağıdan gümbür gümbür bir müzik geliyor.

Ali Güven, “Yasak”ı söylüyor.

Kahve yatağımda, kokusu bütün evde.

Aylak bir beden kendini cumartesiye hazırlıyor.

Böyle içimden bir şeyler geliyor, haykırmak istiyorum ama ne?

Bilmeyip de çook iyi hissettiğim o şey.

Hani o Allah’ın belası sansür yok mu; benim gibi ruhen cezai ehliyeti olmayanları bile durduran o kahrolası despot, öteki ne der, beriki ne düşünür kâbusu.

Bugün o bile mani olamıyor, bas bas bağırıyorum.

Avaz avazım.

“Eğer zengin olsaydım....”

Çok zengin olsaydım.

Ne yapardım?

Özkök’ün yazısının tamamını