Ertuğrul Özkök kaybetti çünkü...

Ertuğrul Özkök bugünkü HÜRRİYET'te başlığı altında yayımlanan makalesinde; misyoner cinayetleri, rahip Santoro'nun katledilmesi ve Saint Antuan Kilisesi'nin rahibi Adriano Francini'nin bıçakla yaralanmasının suçunu, nüfusunun % 99'unun Müslüman olmasıyla övünen Türkiye halkına yüklüyor...
Ve şöyle diyor:

Hâlâ matahmış gibi "Yüzde 99'u Müslüman olan toplumumuzda" diye başlayan bir iftihar belagatının arkasında sakladığımız ilkel duygudur.
Misyoner cinayetlerini üç dört katil ile beş on azmettiriciye yükleyip elimizi yıkayamayız.
O kan, hepimizin orasına burasına yapışmış bir leke olarak kalmaya devam edecek.
Çünkü azmettirici hepimiziz.

Ne kadar çirkin...
Düşünebiliyor musunuz?..
Milyarlarca Hıristiyan, dini ile övünürken sesi çıkmayan Ertuğrul Özkök, "nüfusumuzun % 99'u Müslüman" demenin, ilkel bir söylem olduğunu kabul edebiliyor...
Sanırsınız ki bütün o menfur cinayetleri işte bu % 99'luk Müslüman olmakla övünen kitle işledi ya da işletti...
Ne kadar haksız bir suçlama...
Nasıl da ihtiraslı bir "suç ortağı arama telâşı"...

Tabii ki çok ayıp ve haksızlık ediyor Ertuğrul Özkök...
Adaleten uzaklaşıyor...
Akıl tutulmasının örümcek ağlarına kapılıyor...
Sahip olduğunu bildiğimiz vicdanını unutuyor...

Özkök, o menfur cinayetlerin azmettiricilerinin içinde kendisinin ve yönetimindeki yazı işleri sorumlularının olduğunu itiraf edebilir...
Biz de o itirafa "itiraz" etmeyiz...
Ama...
On milyonlarca "günahsız" yurttaşı o kirli ve kanlı çukurun içine çekemez...
Ama çekiyor ve tabii ki "Kaybediyor"...