Ertuğrul Bey'ciğim ne hale gelmiş!

Ertuğrul Özkök'ün Kanal 24'de yaptığı açıklamaların yankısı sürüyor. Salih Tuna da bugün Özkök'ü mimikleri, jestleri, vücut diliyle analiz etmiş.

GAZETECİLER.COM

Ertuğrul Özkök'ün Kanal 24'de yaptığı açıklamaların yankısı sürüyor. Yeni Şafak yazarı Salih Tuna da bugün Özkök'ü köşesinin gündemi yapmış. Ama Tuna, Özkök'ün anlattıklarından çok duruşunu konu almış. Tavrı, mimikleri jestleri, bir bütün olarak vücut dili, yaydığı duygu...Yani nasıl bir Ertuğrul Özkök izledik dün 24'de? Bunun cevabını aramış Tuna Biz çok eğlendik açıkçası okurken. Özkök de eğlenir umarız...

Ertuğrul Bey'ciğim ne hale gelmiş!

Daha dün denilebilecek kadar kısa süre önce “Başbakan'ın elinden tutmalıyız…” yollu şefaat gösterilerinde bulunan o “azametli” adam gitmiş, ellerini nereye koyacağını bilemeyen bir “aciz” gelmişti.

Ertuğrul Bey'ciğimi dün Kanal 24'te, “Günün Manşeti” programında görünce edindiğim ilk intiba bu oldu.

Gerçekten de ellerini nereye koyacağını bilmiyordu; kah koynunda, kah masada, kah birbirine kenetlenmiş vaziyetteydi.

“Burası neresi, nerdeyim ben?..” şaşkınlığından “Buraya gelmekle iyi mi ettim kötü mü; prestij mi kazandım karizmam mı çizildi?..” kuşkuculuğuna kadar enva-i çeşit “gelgitler” yaşıyordu.

Bana öyle gelmiş de olabilir.

Kesin olarak söyleyebileceğim bir şey var ki: huzursuzdu!

Eliyle havada manşet işareti çiziyor, kaşlarını çatıyor, gülüyor (daha doğrusu dişlerini gösteriyor) ikide bir ağzının kıvrımını siliyor, burnunu kaşıyor; konuşmadığı anlarda da düşünüyormuş gibi yapıyordu.

Hulasa, o kadar rahat görünmeye gayret ediyordu ki; rahatlıkla “rahatsız” diyebilirdiniz ona.

Eski havasından eser kalmamıştı.

(...)

Demem o ki; Ertuğrul Bey'ciğimin “belirli” bir görüşü yok. Hatta fakire sorarsanız, “belirsiz” bir görüşü de yok!

Şu sıralar “demokrat” takılıyor ya, “haliyet-i ruhiye” bakımından “darbeseviciliğe” en yakın olduğu anları yaşıyor olabilir. Bilemeyiz.

Bir de, oldukça yaşlanmış!

Haydi yaşlanmış demeyeyim de, örselenmiş diyeyim.

En son yaklaşık bir sene önce NTV'de seyretmiştim onu.

Tamam, yine saçmalıyordu, ama, ne bu kadar “yıpranmış” ne de bu kadar ezik büzüktü.

Üzüldüm tabii.

Hatta kendime kızdım:

Polemik malzemesi yaptığım, takıldığım, eğlendiğim adam bu muydu?