'Erkek basın bunu da yazın'
"Koca bir toplumu ilgilendiren, ayaklandırması gereken bir konu ya yok sayılıyor ya da marjinalleştiriliyor."
Milliyet yazarı Mehveş Evin bugün köşesinde Erkek basın
bunu da yazın başlıklı bir yazı kaleme aldı ve erkekler
tarafından öldürülen kadınları köşesine taşıdı.
İşte Evin'in kaleminden o yazıdan bir bölüm:
"Bilmem farkında mısınız... Gazetelerin birinci sayfalarında
artık her gün bir kadın cinayeti yer alıyor. Hepsinde fail belli:
Kocaları veya sevgilileri.
Kadın cinayetlerini, arka sayfalarda kaybolan küçük haber olmaktan
çıkaran, "namus cinayetleri"nden ayrıştıran yeni bir unsur var:
Çoğu, eşlerinden ayrılma aşamasındayken hayatından endişe ederek
savcılığa, polise şikâyet etmiş. Buna rağmen devlet, bu kadınları
koruyamıyor. Kadınlar, sokak ortasında katlediliyor.
Ayşe Paşalı cinayetiyle doruk noktasına ulaşan trajik cinayetler,
artık Türkiye'nin en önemli sorunlarından biri. Fakat nedense
basında, "dekolte" açıklamalarıyla konuşulan, ciddiye alınan kadın
düşmanı profesör kadar ilgi göremiyor.
Cinayetler marjinalleştiriliyor
Şöyle düşünün: Köşe yazarlarının kaçı, kadın
cinayetlerine dikkat çekti? Hepsi maşallah Ortadoğu'daki isyanlar,
siyasi yorumlar, yargıda reform konusunda yazıp çiziyor. İnsan
hakları deyince aslan kesiliyorlar.
Ama en önemli insan hakkına, yani yaşam hakkına sahip
çıkmıyorlar.
Öldürülen kadınlar, özellikle erkek yazarlar için yeterince ilginç
değil. Sanki kadın cinayetlerini protesto etmek, feminist örgütler
ve CHP'li birkaç kadın vekilin tekelindeymiş gibi davranılıyor.
Koca bir toplumu ilgilendiren, ayaklandırması gereken bir konu ya
yok sayılıyor ya da marjinalleştiriliyor.
Salgına dönüştü
Hepimiz biliyor, ama susuyoruz: Kadın cinayetleri bu
toplumun en büyük, fakat konuşulmayan yarası. Son yedi ayda, 246
kadın öldürüldü. Kasım 2010'da yapılan bir araştırma, cinayetlerde
yedi yılda yüzde 1400'lük artışa işaret ediyordu. Sadece 2011'in
ilk iki ayındaki cinayetleri hesaba katarsanız, rakamlar çok daha
vahim boyutlarda.
Peki sorumlular ne yapıyor? Devlet görevlileri hiç üzerine
alınmıyor... Sorumlu bakanlar, "münferit olay" değerlendirmeleri
yapıyor... Basında birkaç kadın köşe yazarı hariç, herkes havalara
bakıp ıslık çalıyor.
Bu sessizlik, sağır etmiyor. Öldürüyor.