Ergenekon'da komploya suçüstü Güneri Cıvaoğlu iki olayı yazdı
Ergenekon davasını bozan Yargıtay'ın kararını bugünkü yazısında değerlendiren Milliyet yazarı Güneri Cıvaoğlu, komploya dair iki örnek verdi.
Yargıtay Ergenekon kararını bozdu böyle bir örgütün olmadığına hükmetti. Peki bir döneme damga vuran Ergenekon operasyonlarının amacı neydi?
Milliyet gazetesi yazarı Güneri Cıvaoğlu, "Büyük oyun" başlıklı köşesinde Ergenekon'un dışarıdan destekli ve Türkiye'nin başına örülmüş bir tezgah olduğunu yazdı.
Cıvaoğlu, hem içeriden hem de dışarıdan çarpıcı iki örneği okurlarıyla paylaştı:
AB TÜRKİYE RAPORTÖRÜNÜN SÖZLERİ
Eski Büyükelçi ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen
yazıyor:
Ergenekon davası başladı.
O sırada ben Avrupa Parlamentosu Türkiye Karma Parlamento Komisyonu
Başkan Yardımcısıyım; daha birinci iddianame çıkmamış.
Bir karar tasarısı kabul ettiler, şu yazıyor...
“Ergenekon, devlet içine sızmış bir çetedir. Devlet
bunları bulup çıkarmalıdır ve hepsini
cezalandırmalıdır.
Daha iddianame yok ortada. (Henüz yazılmamış.
G.C)
Ben dedim ki; böyle bir şeyi nasıl söylersiniz, biz
bilmiyoruz, daha iddianame yok ortada, nasıl
söylersiniz?”
İşte Türkiye raportörü Hollandalı diyor ki:
“Biz her şeyi başından beri biliyorduk.”
Buyrun...
Bakın, Türk hükümeti “Ergenekon’un bir komplo
olduğunu” söyledi, AB (Avrupa Birliği) çıkıp da
“Bizim o sırada yayınladığımız bildiri yanlıştı,
haksızdı” dedi mi? Demedi.
KOMPLOYA SUÇÜSTÜ
DIŞARIDAKİ “devlet” ve
“devletler” için yukarıdaki gibi örnekler çok.
Ya içerisi ?
TV’de izliyorum.
Ergenekon davasında yargılanmış gazeteci/milletvekili Mustafa
Balbay anlatıyor:
Duruşma salonundayız.
Bütün Ergenekon sanıkları bir aradayız.
Gizli tanık bizi görüyor, ama biz onu göremiyoruz.
Böyle bir düzenek...
Hâkim “gizli tanığa (!)” soruyor:
“Şu salona bak. Sanıklardan hiçbirini tanıyor
musun?”
Gizli (yalancı) tanıktan bir süre ses yok.
Güya gözleriyle duruşma salonundaki sanıkları tarıyor.
Sonra konuşmaya başlıyor:
“Falanca sıradaki filanca subayı 2 yıl önce bir mafya
babasının evinde görmüştüm.”
Mafya babasının ismini de söylüyor.
Bunun üzerine o subay söz istiyor. Ve bakın ne diyor:
“Sayın mahkemenize beni tutukladığınız için çok teşekkür
ederim. Çünkü 4 yıldır tutukluyum. Bu durumda gizli tanığın beni
bir mafya babasının evinde ya da hapishane dışında başka bir yerde
görmüş olması mümkün değil. İfadesinin yalan olduğunu, sizin beni 4
yıl önce tutuklamış olmanıza borçlu olarak kanıtlamama imkân
verdiniz.”
...
Bu nasıl bir kara mizah dramıdır?
Ergenekon davasında “kumpas” tabak gibi apaçık
ortaya konmaktadır.