Erdoğan'ın şansı, Doğan'ın şanssızlığı...
Haldun Simavi’nin, 12 Eylül’ün kudretli generali ve Devlet Başkanı Orgeneral Kenan Evren’i.....
ADNAN BERK OKAN
Napolyon; “şanslı bir generali, parlak bir generale tercih ederim” demişti…
Şans: 1 |
1991 seçimlerinde kazandığı halde Mustafa Baş’ın tercihli oylarının fazlalığı yüzünden meclise giremeyişi ve bunu üzerine 1994 Yerel Seçimlerde İstanbul Büyükşehir belediye başkanı oluşu… Aksi halde sıradan bir milletvekili olarak kaybolup gidecekti… |
Merhum Vehbi Koç da üst düzey yöneticilerinin şanslı olup olmadıklarına çok önem verirdi…
Tayyip Erdoğan’ın hayatında “şansın yeri” hepimizin kabul ettiği bir özelliğidir…
Hatta “her şerde hayır vardır” sözü adeta Erdoğan için söylenmiş gibidir…
Başına gelen her kötü olay sonunda hep Erdoğan kazanmıştır…
Şans: 2 |
Siirt’te okuduğu şiir yüzünde hapse girmeseydi, yıldızı o kadar çok parlayamayacak; Abdullah Gül, Bülent Arınç ve Abdüllatif Şener arasında liderlik koltuğuna o kadar kolay oturamayacaktı. |
Bunları, Erdoğan – Obama görüşmesini izlerken hatırladım…
Keşke, o görüşmeyi yorumlayanlar da hatırlasaydılar…
Bir bölümü sınırsız Erdoğan korumacılığı yaparken, diğer bir bölümü ise pervasız bir şekilde Erdoğan düşmanlığı yaptılar…
Şans: 3 |
Nurettin Sözen’den sonra belediye başkanı oluşu… Sözen o kadar başarısız ve şanssızdı ki; belediye başkanlığı yaptığı beş yıl gökyüzü kurumuştu… Buna bir de beceriksizliğini ekleyiniz… Ve Erdoğan’ı yağmurla karşılayan gökyüzünün dört yıl nasıl da bol yağmur döktüğünü hatırlayınız |
***
Türk medyasını yaklaşık elli yıldır izliyorum…
Yaklaşık 15 yıldır da içindeyim…
Medya patronlarının ve yöneticilerinin bugünkü kadar, kişisel çıkar gazeteciliği yaptıklarını hiç hatırlamıyorum…
Bir dönemler köşe yazarlığı yaptığım Günaydın gazetesinde en çok ve başların dikilerek anlatıldığı olay, gazetenin kurucu sahibi Haldun Simavi’nin, 12 Eylül’ün kudretli generali ve Devlet Başkanı Orgeneral Kenan Evren’i, ziyarete geldiği Günaydın Gazetesi’nin binasında karşılamayışı idi…
Daha da öte, odasında kabul edip görüşme
mişti bile…
Şans: 4 |
Ecevit – Bahçeli ve Yılmaz üçlüsünün liyakatsizlikleri ve siyaseti ülke yönetiminin üstünde tutuşlarıydı… Sonlarını hatırlıyoruz |
Bugün, Başbakan Erdoğan, Doğan
Gurubu gazete veya televizyonlardan birini ziyarete gitse, Aydın Bey’in, Başbakan’ı kapıda ve iki kat eğilmiş olarak karşılamayacağını düşünebilir misiniz?..
Kimileri, “bir zamanların Başbakanı Mesut Yılmaz’ı kot pantolon ve tişörtle karşılamıştı ama” diye düşünebilirler…
Unutmasınlar ki Mesut Yılmaz, mimarlığını Aydın Doğan’ın ya
ptığı 28 Şubat döneminin başbakanı idi…
Şans: 5 |
A.B.D.’nin Irak operasyonu… Irak’tan kaçan paraların Türkiye’yi tercih etmesi… Eşzamanlı olarak Dünya piyasalarındaki paranın Türkiye’yi tercih etmesi, bütün dünya ülkelerinde ekonomik büyüme gerçekleşmesi… |
Yine kimileriniz; “Şans, Erdoğan ve Aydın Doğan arasındaki
ilişki ne?” diye sorabilirsiniz...
Söyleyeyim…
Erdoğan’ın şansı, ülkenin şansı…
Aydın Doğan’ın şanssızlığı ise Erdoğan’ın şansıdır da ondan…
Peki, ya; Aydın Bey’in yazar kadrosu?..
Onlar ise Aydın Doğan’ın beceriksizliğidir…
[photos]